Sisli geceRuh satıyorum dedi kazancını üçe katlamış bir tüccara benzeyen ayyaş kendi kendine sokakta bir kızın gecenin yanık gözlerine kaçması ve bir adamın cigara çekerken kızaran gözleri vardı ben vardım, yalnız bir kağıdın üzerine kustum bir şiir buldum sonunda doya doya okudum onu gecenin bu saatinde ne işim vardı neden dokunduğum her şey hüznümde bir orman içine doğru bükülen bir orman gibiydi delirmek üzereydi bir fahişe kaldırım kenarına yaslanmış arkasından sövdüm deli gibi çırpınan karanlığın gün doğmuyordu bir türlü böcekler beynime yürüyordu terkisinde üzülmüş anılarla çünkü gün doğmuyordu bir aşkla bölünürken ikiye insan yürüdüm soğuktan korudum kendimi tümüyle İnsanlar yoktu hiç kimsecikler yoktu bir ses vardı ötelerden ciğerime çarpıyor yüzüme gözüme bir yumruk gibi vuruyordu bir ses vardı bunca çığlığı biriktirmiş içinde yangınların üzerime geliyor bir aşkın en güzel yerinde ölümümü istiyordu yürüdüm esrar ve erimiş lastik kokuyordu caddeler kadının biri gencecik bir oğlanla sevişiyordu büklüm büklüm yağmur akıyordu oğlanın tenine yürüyordum ve cebimde bir çakı gibi keskin bir şiir açtım okudum gözlerimi oysun istedim dizeleri bir kaç yerimden bıçaklandım kederli bir mısra kıpırdanıp durdu nefesimde ölmek istedim o an acil bir alkol komasına girmek ve son sözümü söylemek gözlerinin içine bakarak senin ama dağlarda ve şehrin nice yerlerinde yoktun küfür eder gibi yokluğun vardı dişlerini bileyleyen zaman buradaydı fakat sen yoktun hiç gelmeyecektin rıhtımları yıkılacaktı kentin garları yanacaktı, tüm seferler iptal karantinaya alınacaktı uykular sen yine gelmeyecektin bir sigara yaktım tenime basmak istedim kendimi büyülü bir şekilde boğmak bir köpeğin dişleri arasında bile ölmeye razıydım karalimana yaklaştığımda sağda bir balıkçının aklaşmış saçlarına düşmüştü keder koparıp duruyordu ihtiyarın saçını delirmiş gibi bütün kediler mırıldanıyor zehrini kusuyordu karanlığa ölüm sesini duydum dökülmüş yüzümü yerden soğutup aldım koştum gocunmadan yorgunluğumdan koştum kimsecikler yoktu bir araba kornasıyla ayıldım herifin biri çıkıp ağzıyla bir şeyler söyledi çılgınca bir şeyler damarlarımı çekiştiriyordu bir aşk sersem bir aşk cançekişir gibi çırpınıp bir meridyenden ötekine atlıyordu ve ben tüm bunların arasında neydim bu çıt çıkmayan gecede neydim neden buradaydım eski bir türkünün içine sızıp kaldım. |
İşte güze bir şiir, çok beğendim...
Gönülden kutlarım...
..............................................Saygı ve Selamlar...