Canlı Tarihti Bunlar
Bu gün de geçmedi Sarı Baba buralardan
bastonuna dayana dayana hasta mı ne eski kabadayılardan da şimdi bir deri bir kemik takılırım ara ara ’’Eski yediğin hurmalar şimdi başka bir taraflarını tırmalar.’’ diye o da durur durur sorma Ahmet’im sorma ’’Kurttuk kocaldık kuzuların maskarası olduk.’’ der simitçi Nuri Ağabey’in sesi geliyor uzaktan uzaktan paran yoksa bile veresiye verir kağıda da yazmaz akıl defter gibi hiç bir şeyi unutmaz... Geçenlerde iki tane balici çocuk vardı ne oldu ki acep bebelere arka tarafta terk edilmiş evlerde yatar dururlar Ökkeş Emminin kurdu bile havlamıyor onlara, takmıyor kafaya herhalde ’’kader vurmuş düşürmüş bir de ben canlarını sıkmayayım havlayıp da’’ diyordur... Ermeni Dikran Usta ile Karabet usta eskiden arkalarda bir yerde küçücük dükkânlarında geçinip gidiyorlardı diriydiler içimizden biriydiler ötekileştirmedik biz hiç onları sonra birden kayboldular kaybettik izlerini Karabet huzur evinde imiş Dikran Ustaya da buralardan sıkılmış İstanbul’a oğlunun yanına gitmiş dediler... Köşede Metin’in lokantası yanında pastacı Hamdi bir atla saatçi İsmet yanında bakkal amca köşe de halıcı Zeki takılır dururdu taksiciler ’’Ula Zeki İstanbul ne ki Erzurum yayla yaylaaa!’’ hiç kızmazdı dişlerini bile gıcırdatmazdı... Yokuştan inerken hemen solda Dağıstan Kebap aile salonu bile var pidenin kebabın hası ilk kaçamak sigaralarımızı onun zula yerinde içerdik pide yaptırmaya gittiğimiz de Samsun ya da Maltepe cigarasına dayan gitsin neredeeee Marlboro, Kent, Palmall kaçak gelir zaten memlekete üstünde yakaladılar mı adamın yandığının resmidir erkek ya da madamın terör örgütü elemanı gibi muamele görürsün... Çaycı Mahmut’a takılır durur kalfalar kimi mamut derler kimi mamıt arada yanağından makas alırlar çay taşırken bir de iki metrelik sevgilisi var yarı beline geldiği ’’Oğlum sen bunu anca sandalyeye çıkıp öpersin.’’ diyor kalfalar kızarıyor bozarıyor küplere biniyor o da haliyle... Zeynep Abla yine milletin dedikodusunu yapar durur sana ne be anam bacım benim has ablam kim ne yer ne içer kimin oğlu nişanlı kim kimin kızını kaçırmış kim aklını kaçırmış maşallah ablam ayaklı gazetenin bizim ora şubesi... Bir de Sezai onu yazmasak olmaz kimselere zararı dokunmaz kendisi yer ile yeksan ah be Sezai bu kadar içmesen ’’Su içiyom hasta oluyorum ilaç bu ilaç.’’ diyor ve ekliyor peşine ’’Çubuk olsun çabuk olsun.’’ der reklamda yapar yoksa Çubuk Şaraplarından prim mi alır gözlerimiz nemlenir durur da bu yaşananların ve buralara değer katmış yaşamışların hiç birisini geri getiremesek de yine de unutamayız yine de gönlümüzün defterinden silemeyiz bizi kim bilir nasıl anarlar sonraları onu da bilemeyiz... |