YUM GÖZLERİNİ KEHRİBAR ÇİÇEĞİMKehribar sarısı çiçeğine benzeyen Hüzün kokulum benim Reddedilmiş saatler de sözlerimin gölgesine Bir akşam vakti çöküyor Kirpiklerinin arasında yaralı bir öykü saklıyorsun bilirim Yum gözlerini yum En unutulan saatlerde Çirkin bir yalnızlığın kanamalarında Bir deniz mavisinin serinliğinliğiyle Hüzünlerini yamalı yerlerinden yıkamaya geldim Dokunma ellerime Bırak’ta gözlerinin en kılcal damarlarına kadar Met edeyim seni Ne olur konuşma her görüşmede Bırak hasmane suskunluklar cebimizde kalsın Zamanın en aklımı aldığı yerden Gamzelerinin kıyısına rengarenk çakıl taşları topladım Yakamozlara adımın gölgesi düştüğünde Geceye seni haykırarak Ellerimle seni sana anlatarak dizeceğim Yum gözlerini yum Ayrılık hakkında konuşmadan Eskimemiş baharlar biriktirdim ben Sırf gözlerin için Bak imkansız acılarıda aldatarak Saçlarına baharları takmak için Hepsi avuçlarımda sırasını bekliyor Martıların kanatlarındaki özgürlüğün rüzgarları Yetmez saçlarını dağıtmaya Al işte bir nefeste benden sana Kehribar sarısı çiçeğim Hilal kaşlarının kenarına Kimbilir kaç vedaların sırrını saklayan Gemiler yolcularının selamını bıraktı Her yolcu belki biraz sustu biraz ağladı Ve nemli bir göz yaşını mendillere sararak Yeryüzünde kimsenin gülmediği bir anda Yum gözlerini yum kehribar çiçeğim Korkusuz bir gecenin koridorlarında Mukaddes bir tomurcuğun rüzgarı essin gözlerinde Hani umut gibi Hani yarın gibi hani mutluluk gibi Kayıtsız bir bakışın da Yani sarhoşluğunda Kehribar çiçeğinin adı yani Aşk’ın adı senle anılsın Yum gözlerini yum Her aklıma uğrayışında Ay ışığı ayyuka çıkmadan Bir sahil kenarına çarpan beyaz köpüklerin koynundan İlk ben açayım gözlerindeki duvağını Karanlığın ortasından Sana yazdığım bütün cümlelerim Sol yanına dokunmak için sabırsız bir kıyam’a koşuyor sanki Serdiğim seccadelere Allah Aşk’ına hu derim Allah için aşk için gözlerin için senin için Ve sabırlarıma gözlerin sızınca sersefil zamanlarım da Sen Velvekil bir duasın her gece dilimde Rahlalerde Ayhan’ca Cümleler AYHAN AKDENİZ |