Sahilde..
Baharın brunç saatleri
Yazlıkçı muhabbetleri Özlemiş bir kaç kişi Balkonlarında sürdürürken cemreyi Akordeonuyla sarmaş dolaş.. Çul giyimli bir çengi Dokundukça havalı çalgısına.. Kuşlar uçuruyor tuşlarından.. Sanki gösterişli bir gala.. Duyuruyordu Nağmelerini... Zingarella...Zingarella les pieds.......... Kanatları melodi taşıyordu.. Armoni yapan kuşların lirik besteleri Eşlik ediyordu gizemli dizelere.. Bir çocuk koştu yanıma.. Buket uzattı bana.. çevirdim başımı olumsuzca sağa sola.. Dilinden döküldü sözleri arifane.. Ben takılı kalınca onun asaletine.. Bisiklet sürücüsü ürküttü beni.. Sendeledim.. Dedi ki; "Bisiklet yolunda buluşalım".... "demedim... Park içinde Salıncaklar çıplaktı zincirler soğuk.. Elleri bez halka üstünde yine o çocuk.. Okul çocuğu yaşında.. Simit taşıyordu başında... Koşuyordu Pazar günü... Öğrenci..açlığında.. O ..buz tutmuş parmaklarıyla Karperli simit satacak Dershane çocuklarına.. Aydınlığın en tatlı sabahında.. Hızlı adımlarla.. Koşturuyor yine Seyrek saçlı çocuk.. Sahil yollarında.. Sordum içimden... Çantan yok mu senin? İçinde ahşap kokulu Kalemlerin..? Gül kokulu öğretmenin.. Beyaz defterin? Tatil ayları ... Deniz masmavi.. güneş pırıl pırıl.. Yollar cıvıl cıvıl... Söylesene çocuk? Yine mi simit satıyorsun ? Denizin buz gibi suları Çarparken kayalara... Güneşin yakıcı sıcakları Kavururken şehri. koşturuyor musun yine İstanbul sokaklarında.. Sahil sonuydu... Cadde başında.. Bir dilenci devrilmiş yola.. Engeli bacağından ..Bağırıyor: Acıyın bana.. Yok mu bir sadaka? Diğer yanında..Engeli gözünden Sanatçı Patlatıyordu şarkıyı.. Senden ne para..ne pul.. nede acımanı bekleyen ...... Rana Berber 27.03.2016 |
Çok güzeldi, mısralar yıllanmış şarap tadındaydı eyvallah.
Beğendim…
....................................... Saygı ve Selamlar...