Kalbim menzilinden çıkmış bir mermi, En az Veysel’inki kadar uzun ve ince bir yol, Yoldaki parkelerden, gökkuşağına renk dilenen ben İçimde hiçlikle biraz Nietzsche, Bazen Followning filminde işsiz bir yazar gibi, Seni gönlümün kafesine nakşeden bir nakkaş gibi Ve yahut Talebelerine Platonu anlatan bir hoca gibiyim Freud neyin kafasını yaşıyor.
Ben, keyfimin kâhyası ve paşa gönlüm ile birlikte Kafamın dikine gidiyorum. İstersen sende gel. Yanıma yolluk diye aldım hüznümü. Beynimde kör bir falçata, Sen aklıma geldikçe kesiyor dilimi. Kentin en büyük meydanında, Sokak çocuklarına yuhalatıyorum ayrık yalnızlığımı. Uygar bir çağda uyudu dilimin altındaki yontulmuş küfürler Sabrım yokluk makamında hicaz çalıyor. Ve çayım kimyası sen biraz Nefes alışlarıma iyi geliyorsun. Birde yeni harman sigarası Ağzıma tütün kaçıyor sevgilim.
Güz gelirken, Düze inerdi kederler, Ve yüzün Hüzünle eşdeğerdi, Matematik derslerinde Yamalı pantolon giyen, esmer çocuklara anlatılan. Oysa aynı anda yola çıkıp Ters yönde giden araçlardık. Cebir hükmünde imkansızlıktı. Edebiyatta platonik aşk. Ev sosyolojisinde tıklık tıklım yalnızlık. Biraz türkü, Sigara bir de çay. İntiharı çağırıyor şarkılar. Şimdi “bana da bir masal anlat baba” İçinde kız kalesi olsun, Biraz Akdeniz ve limon kolonyası Beni bana getirir Ve ben Yüzün asılmasın diye Her gün kelimeler asacağım bir şiirin duvarına.
Martıların rotası Siirt’e düşseydi. Bende elbet başına ödül konan şiirler yazardım sana.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ROTASIZ MARTILAR şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ROTASIZ MARTILAR şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.