KALEMİN SİYAH UCU
Kalemin siyah ucunu yâr, sana biledim
Sivri dil gibi hicivlerini dizdim gecenin Sen arka sokakların dilberi Giyinmeyi senden iyi bilirim Aşkı kitaplarda okudum, Gece yatınca yatağıma Bir elimde mendilimi sakladım. Annem birazdan üstümü örtecek. Bir vakit, yastık altı aşklarımı gizledim. Ay vurur, düşlerimin kenarına Güneşte senden iyi yanarım. Yaşanmamışlığında duygularının “Vesikalı yâr” gibi gezinirim. Ne komşum vardı, aşkın içinde şiir yazacak Ne de eski bir plak, Anılarında hislenecek. Siyah beyaz fotoğraflarım bile yoktu Oturup da seyredecek. İstanbul’u hiç dinlemedim, Sultan Ahmet’ten geçip Gemilerin feryadını duymadım, Denize inip. Tenhada, köşe bucak gizlenip Ben seni hiç izlemedim, Hele hele ellerim terleyip Saçlarından tutup da öpmedim. Şimdi ağrılı bir şiirdir, gecede gözlerin Aşkın kitaplarda yaşandığını sanıp Kara gözlerinin karasına aldandım. Kalemin siyah ucunu yâr, sana biledim. M. Ö./ 2008 Kahramanmaraş |