MüezzaDeğişik iklimlerden koptum da geldim Kah kilim dokudum yarının umutlarına Kah bir kasabın elinde kurban oldum Hüznü anlamayan bir gönüle misafir oldum Müezza Kibrin elinde bir mum gibi yandım Gururun ateş denizinden geçtim Ben sana gelebilmek için ne dağları aştım Ne de çölleri dolaştım Cennetten düşüp de geldim Müezza Gözlerim her gün ve gece vuslatın haberinde Yağmurları bekliyorum bulutların gölgesinde Rüzgâr hep ayrılığı fısıldıyor kulağıma Ben yüreğine yangın olmaya geldim Müezza. Kırık bir kadehten sızan mey gibiyim Yalpalayıp duruyorum hayat yolunda Senin elinden içmek için ab-ı hayatı Adımı sarhoşa çıkarmadım Müezza. Ömrünün bir gülü olmak için açtım bu tende Kokumu duyar mısın güneyden gelir Ben senin fakirinim, giydir beni bakışlarınla Lentarani deme bu gönle Müezza. Billah daha söylemem sözümü Ayan olur, gizli hüznüm ağyara Her bir satırı gönül bahçesinde bir güldür Bahçıvan olup da budama Müezza Kahrın ırmaklar gibi coşar bağrımda Lütfunu bir dem görsem az gelir Seher vakti selam getiren rüzgâra Yapraklarımı dallarımı versem yaz gelir. Ne hoştur düştüğüm gönül çölü Her zerresinde duydum seni özler Konak yerim sen gelince yeşerir Müezza Ayrılık yüreğimde çadır kurduğundan beri Kirpiklerin alevi körükledi Gecem uzun gündüzüm pek kısa Sen seversin umuduyla Girmedim bir kulun günahına Müezza. (Mürvet Sarıyıldız) Kahramanmaraş |
insanin hemen şiir yazasi geliyor..