Doldur be Meyhaneci
Doldur be Meyhaneci
efkârlıyım meyhaneci umutsuzum çaresizim bir kadeh rakı getir hele geç çalan şarkıyı şöyle içli bir parça koy pikaba bırak hüzzamı uşşağı acılı iyice acılı olsun nağmeler donat masayı aslında yiyecek değilim hiçbirini maksat masa afilli dursun arada düşerse gözyaşlarım kaygılanma var elbet de bir sevdiğim canım zaten ondandır hep çektiklerim benim gibi çoklarını dinlemişsindir teselli bile etmişsindir eminim ben de rastladım benim gibilere şu işe bakar mısın ortak oldum dertlerine ne yazık demek ki yaşamak şartmış onları anlamak için teselli istemem uğraşma boşuna sen kadehimi izle boş kalmasın doldur art arda sarhoş olmak istiyorum be meyhaneci sadece sarhoş çilingir sofrası kurardık sevdiğim kadınla ne kadehler kaldırdık hiç bilemezsin mutluluğumuza masaya bütün günahlarımızI yığardık bazen ağlardık çokça gülerdik hiç tınmazdı bize tahta masa aslında söyleşimiz masadan daha donanımlıydı zaten çilingir sofrası bahane maksat muhabbetti çoğu kez söyleşiyle ışırdı günümüz ah söyleşilerde kaldı yüreklerimiz sen nereden bileceksin ki be meyhaneci her şey yel gibi geçti hiç anlayamadım onu neden gittiğini evimin her yerine sinmiş kokusu içtiğim çayda tadı var o gideli masanın bu yanı kör topal çok sevmiştim onu şimdi boynu bükük elimdeki güller belki umut işte ha çaldı ha çalacak ziller anlamadım "bencillik" gibi bir şey mi dedin sen az önce yok be meyhaneci bende eseri kalmadı bencilliğin hatta gururun hepsini onun için harcadım onunla gitti bütün verdiklerim artık geri gelmez ki be meyhaneci bak yine boşaldı kadehim daldın dinlemeye unuttun sakiliği korkma param var ödeyeceğim ödeyeceğim bütün hesapları çakır keyif olunca nara da atmam kimseye zarar vermem belki biraz yalpalarım ee kolay değil tabi rakı içiyoruz rakı bir yanım yarım işte bak yine o şarkı düştü dilime sen pikabı kapat dolşırım ben hatırı olan ezgilerde ee meyhaneci galiba seni de efkâr bastı demek ki sen de geçtin feleğin çemberinden bilgiçlik sayma ben sevgi için mangal yürek koydum ortaya ufak hesapları sevişmelere saymadım hiç terk ettim bütün naylon sevdaları ama o anlamadı beni yok yok üstüne titreyişlerim galiba biraz fazla geldi olur mu be meyhaneci sırası mı şimdi " akşam oldu hüzünlendim ben yine " demenin gördün mü vurdun beni can evimden şimdi nasıl nasıl "intizar" etmem sevgiye sırf bu şarkının hatırına kadeh üstüne kadeh kaldırırım da ne olur daha fazla acı çektirme bana biz elimizde kadeh varken de nerede konuşacağımızı nerede susacağımızı iyi biliriz lâkin bak sen de anladın elim telefona gidiyor ama telefondan tık yok ki arayanım soranım da kalmadı canım eş dost işte eğer sevdiğim kadın arasaydı var ya dilim lâl olurdu billahi heyecandan tabi helâl olsun sana be meyhaneci beni of demeden dinledin yetmedi yine beklerim de dedin yine gel dedin tabi gelirim senin gibi sabrı nerede bulurum ki ama bir ricam olacak senden şarkıları şarkıları aman yalnız bırakma rakı da buzlu olsun hep ne olur unutma Şükrü BEŞİKTAŞ |
Sevgili Kardeşim Şükrü BEŞİKTAŞ,
Geçmişten gelen hatıraların, aşkını, tutkusunu, özlemini bir sel gibi kaleme aktardığı ustalıkla ele alınmış duygu yüklü bir şiir hayat bulmuş. Meyhane köşeleri derde deva olur mu bilmem ama meyhane güzel bir şiire mekan kurgusu hazılamış.
Beğenerek ve duygulu kaleminize saygı duyarak okuduğum bu güzel şiirinizi tam puanım ve beğeni ile favorilerim arasına ekliyorum.
Tebrik ediyor başarınızın devamını diliyorum
Her şey sizin ve sevdiklerinizin gönlüne göre olsun.
Sevgi ve saygılarımla efendim.
Dr. İrfan Yılmaz. BODRUM.