Soðuk mu soðuk bir rüzgar esiyor dýþarýda, Yüreðimin kapýlarýný talan edercesine. Ellerim üþüyor, Rüzgardan mýdýr? Yoksa ellerinden mahrum kaldýðýmdan mýdýr?
Kýrlangýçlar þehri terk ediyor. Görüyor musun? Sýcak ülkelere gidiyorlar artýk. Zaman gitme zamaný mýydý? Niye gittin ki? Niye gitti ki kýrlangýçlar? Sen vardýn þehrimin en ücra köþesinde. Ýmkansýzlýklara kapý açardýn. Sessizliðe çekiç gibi darbe indirirdin. Yalnýzlýk mý? Senin varlýðýnda olmayaný nereden bilebilirdim ki? Sen varken nasýl yalnýz kalabilirdim? Nasýl yalnýz olabilirdim? Sen güneþimdin, Batmayan, Karanlýk bilmeyen, Bir güneþ idin.
Kimi zaman bir anne sýcaklýðýydýn bende. Yüreðinin kapýlarýný sonsuza dek açan bir anne, Ne olursa olsun, Ne yaparsa yapsýn, Evladýndan vazgeçmeyen, Bir anne misaliydin bende. Nerede o anne?
Þimdi ayrý bir þehrin havasýný teneffüs ediyoruz. Senli, benli konuþmalarýmýz. Sizli, bizli oldu artýk. Sen kýrlangýç misali sýcak ülkelerde Bense nerede olduðunu bilmediðim,