- 506 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Engelliye Bakış Açımız
Her engelliyi zihinsel engelli sanan kafadan engelliler
Lafta toplumumuz yediden yetmişe, baştan sona, Kuzeyden Güneye, doğudan batıya, engellileri çok seven âşık olan, onlara yardım etmek için birbirini tepeleyen bir milletiz.
Ama uygulamada sadece boş boğazlık yapan ama lafları asla icraata dökmeyen bir milletiz.
Engellinin yazdığı kitabı okumamak için inat eden, çizdiği resimleri almayan, engelli esnaftan adeta alış verişten kaçan, bayramlarda onunla dalga geçen her fırsatta azarlayan toplumuz.
“İşitme engellide kitap mı yazarmış?” “Görme engellide mi resim yaparmış” diye överken sövdüğümüz, överken sözle dövdüğümüz, farkına varmayan insanların toplumuyuz.
İster bedensel engelli olsun, ister görme engelli, isterse başka onları aynı zamanda zihinsel engelli zanneden, onlardan tepki görünce özür dileyecek yerde onlara bazen kaba kuvvet uygulayıp, hatta sonra “Ben şaka yaptım anlamadı” mantığı tam geri zekâlılığın bir ürünüdür.
“bir ilin, ülkenin gelişmişliği engelliye verilen değerle ölçülür” diyorum. “Zerre kadar iyilik mükâfatsız, zerre kadar kötülük cezasız kalmayacak” diyen bir dine gerçek manada inanıyorsak toplum olarak kafamızı ellerimize alıp engellilere bakış açımızı yediden yetmişe bir daha düşünmemiz lazım olduğuna inanıyorum.
Geçmişe değil, geleceğe odaklanalım. “Ne oldum değil, ne olacağım? Sorusunu kendimize soralım. Engelli insanlarla anlaşamayan kişiler görerek bunu açıkça belirten adam dindar geçinenleri de Allah’a havale etmekten başka elimizden ne gelebilir ki?
Her engelliyi aynı zamanda zihinsel engelli sanmak toplumun genel seviyesinin düşük olduğunu gösteriyor.
“Oku” emrini uygulamayan, toplumun engelli insanları anlaması ve onlara yardım etmesi zor. “Oku”mayan anlamayan, mantıklı düşünemeyen ve mantıklı davranamayan demek.
Bende okuma alışkanlığı olmayanı geri zekâlı görmeye başladım. Çünkü gerçek manada insan olan nefsine esir olmadan dünyanın neden böyle olduğunu anlamaya çalışır.
Kafadan engelli olmak” geri zekâlılık değil, ondan daha kötü olan kendini çok akıllı sanmaktır. Ziya Paşa ne der? “Ayinesi iştir, lafa bakılmaz. İnsanın aklı görünür, Rütbe-i eserinde”
İnsan vardır laf üretir. İnsan vardır eser üretir.
Eşek ölür semeri kalır, yiğit ölür eseri kalır.
Kafadan engellilere selam olsun. Onlara baktıkça şükrümüz artıyor.
YORUMLAR
Sol bacağı sakat, yani engelli bir vatandaş olarak bu yazıya bir iki cümle ile yorum yazmak istedim.
Herşeyden önce biraz öfke ile yazılmış bir yazı olarak gördüğümü söylemek zorundayım.
Evet..Toplumumuzda engellilerimiz pek de nazar-ı dikkate alınmıyor. Hatta öyle ki eski devirlerde bile mesela merdivenle çıkılmayan neredeyse hiç bir cami yok ama engellilerin o merdivenlerden çıkmasını kolaylaştıracak bir düzenek de yok.
Günümüzde tektük var olan engelli asansörleri engellilerden daha çok sağlam insanlar tarafından kullanılıyor. Belediye otobüslerinde engelli, yaşlı ve hamile kadınlar ile gaziler için tahsis edilmiş koltuklarda genç insanların oturduğunu görüyoruz. Görme engelliler için yapılan sarı bantların üzerinde zaman zaman araçların park ettiğini görmekteyiz...Örnekleri çoğaltabiliriz. Ancak tüm bu olumsuzluklara rağmen ülkemizde engelli vatandaşlarımıza zihinsel engelli gözüyle bakıldığına neredeyse hiç şahit olmadım. Tam otuz üç sene bu engelli bacağımla ülkenin değişik yörelerinde öğretmenlik yaptım ve hiçbir zaman ne öğretmen arkadaşlarım ne de öğrencilerim bana engelli olduğumu hissettirmediler. Ne zaman bir merdiven başında inmek ya da çıkmak için yardıma ihtiyaç duysam mutlaka ellerimi tutan birileri oldu.Ne zaman ağır bir yük taşıyacak olsam '' Taşımanıza yardım edeyim'' Diyen birileri mutlaka yanıma geldi.
Yani şunu demeye çalışıyorum: Herşeye rağmen bu ülkenin insanları iyi insanlardır. Engellilerine sahip çıkan insanlardır. Arada duyarsızlar, cahiller yok mu? Var elbette ama biz onları değil iyi insanları görelim. Böylece içimizde öfke biriktirmek yerine sevgi ve mutluluk biriktirmiş oluruz.
Selam ve saygılar.