Kutur
Sen sesini çıkarma, çekil köşende otur,
Konuştukça necaset, paçalardan taşıyor, Enin boyun ne kadar, gördük ne imiş kutur, Endamından süzülen, hayallerden aşıyor. Genç ihtiyar demeden, herkes kulak kesilir, Öfkeden yanaklarım kızararak kasılır, Böyle kahpe tuzağa, kimle, nasıl düşülür, Aklı olan mazlumlar, bu gidişe şaşıyor. Her gün yeni hançerler saplanıyor böğrüme, Kulak veren kalmadı, içim yanar çağrıma, Merhemler faydasızdır, kar etmiyor ağrıma, Gözlerine bakarak halen kanal döşüyor. Yapılanın adına insanlık deme sakın, Ya pazarlık yaptınız, ya hesabınız çıkın, Kadın gibi ağlama artık tavrını takın, Ciğerimden parçalar, bak toprağa düşüyor. Kaç odalı salonun, ışıkların her yönden, Nasıl daha iyiyiz, söyler misin ki dünden, Urbalar ada yünü, çarıkların has gönden, Sen sıcak yatağında şehitlerim üşüyor. Bir elimde silahım, sancağı tutuyorum, Vatanımın bağrında yan gelip yatıyorum, Oynadığın oyunu sanma ki yutuyorum, El verdiğin kefere sayenizde coşuyor. Daha nereye kadar dayanırım bilemem, Bu gidişle inanın içten dışa gülemem, Böyle boyun bükerek, heykel gibi kalamam, Hain başı düşürün, yoksa haset koşuyor. |