ES- SÜKUT
Yitti sırlarım
Acı taştı Zihin kerbela Nur yağmaz artık hayallere Hepsi es-kici Mim ile vav arası Füsünkâr Kaçıncı duanın Hangi rüyasına sima’sın Hangi itaat Zincirler ki makberi Ey- vah Ah ki ’ah Yüreğim K’anıyor Ölüsü olmayan Sabıkasız bıçaklar bulun bana Oy beni toprak sarsın Mahûr bir sancı Yüreğimde giz’dir okuduğum gazel Af sızısıdır bu Ölsem toprak geri verecek ya hu Aşikardır ruhum Dün bitti , yarın meçhul Bu hal-i beyanımı Yitikler de ara Gömleğimi bulan arkadan sıkıca bağlasın Es -Selam ! Süzülsün bade’ler Leylak busesi a’dıma Meşk etsin Gök kubbede kuşlar Gözlerimi Cumbalar ardına saklamış Cilvenâz bir peri Ondandır Tufan çağlar Asi ruhumdan Zerre sızmaz Sözlerim ateş-i kıvılcım Sakınmam Mavi rengimi efran Saklarım Giz’im de Nur’u karanlığıma efsunlanan Es- Sabr ! Hayır/sızım Bir sıska serçeye adını verdim Karlar diyarına Yalancı baharlar kadar yetim Leylak kokumu Her zerresine hapsettim Yine yetmedi he mi Va hayfa Vallahi içim okyanus dibi Üçler, kırklar, yediler aşkına Af edersiniz Yüreğinize gizlene bilir miyim Arzında sır saklı siyah-ın En demin deyim Çok özledim El-Zaman ! Oy ben ölem Vakit leyl’i hecr Rüyadayım besbelli Bir duyan Bir gören var mı yüreğimi Sen de hele Ölüm daha iyi sui- zandan O gözler kimin ? Mahyasında Nazar ayeti sunan Efsunlu bir mavi’yim Sadece sana râm Oy Cemre düşsün Çöl yüreğine Ciğerlerine dolsun Bàd-ı sabà Hangi dalın sürgünü’sün Arz’ı hal’e isyan Sakla beni bir şiirin içine Va hayfa Ört mahrem yaralarıma- El -Aman ! Deniz üfle ruhuma / MineKuş / |
Gönlüne, ömrüne bereket
Sağlıcakla