ALEV ALEV KIZIL SAÇLARAlev alev kızıl saçlar, yakar gönlü, kül eyler, Bir savrulur işve ile, tüm ufkumu al eyler, Hele bir de, yanaklardan kandil kandil dökülür, Ak gerdana, omuzlara kızıl ipek şal eyler. Kâh kâkülü yakıştırır, kâfir kadın büstüne, Kâh düşürür kızıl zülfü elâ gözün üstüne. Hiç acımaz, bin cilveyle alır beni destine, Meftûn eder ben âşığı, iflâh olmaz hâl eyler... Gözleri bir başka âlem, aşk hâreli, hem elâ, Bazen masum, bazen zâlim, o ne tatlı bir belâ. Gönül onun bakışına, o gözlere müptelâ, Bir bakışla şu gönlümü gözlerine kul eyler. Bazen fettan bir bakışla, gönül çeler, can yakar, Bazen masum bakışları, yüreklere gül eker. Bazen de taa yüreğinden, sevgi ile bir bakar Gözlerinden kalbe giden dönüşsüz bir yol eyler. Ya, o nârin, pembe, kıvrık gül yaprağı dudaklar... Gizem dolu kıvrımları, bilinmez, ne sır saklar... Buram buram gül kokusu sinmiş, körpe yapraklar Her busesi, hayatıma lezzet katar, bal eyler... Gönlü öyle hiç bitmeyen sevgi dolu pınar ki, Dudakları, bir ateştir, öylesine yanar ki, Hem cefakâr, hem vefâlı bir sevdası da var ki, Yüreğini, yaz - kış açan dikensiz bir gül eyler... Ünal Beşkese |