Uzattım ellerimi.....
Film şeridinin vagonuna......

Maziye yolculukta..
Bulutlar çok yakınımda...
Parlıyor yıldızım
Işıl ışıl uçuyor
sarı saçım burada...


Dokundum..

Hızla geçmiş zamana...
Eski baharlarım..ayazlarım..

Şimdi avuçlarımda......

Kalabalık içinden
Gülümsüyorum bana...

Çenebaz saatlerin..

Sesiyle uyandığım bir
Bir güz sabahında .....
sedef kaplı yollar
diz boyu bu resimde...

Kar olmuş dağ tepe......
Beyaz örtülerin içinde..
Biberonlu tomurcuk...
Ellerinde eldiven......
kışa uyanmış......
Süt kokulu nefesi....

Karşımda...
Buz bakışlı kış
Sert esiyordu anlaşılan
Asi silüeti vurmuş
Ayan beyan görünüyor
Vagon camından

Ah!

Yaş almışım....burada...
Geçen mevsimlerle ben....

Su gibi gelip geçmiş ömür..


Yad ettiğin bazı anılar çok eski..
Bazıları öylesine yeni ki...


Bu resim Işıl ışıl....


Direğim ..Yarenim.. kan bağım
Can parem.. sol yanım
Acı tatlı anılarım..

Vagondaki bir kaç kareye

Geri dönmek istedim...

İmkansız dönemem......

Ama .....

Vagon dolusu besteli
Resimler deste deste
Avuçlarımda...

Ebruli zamanların
Gülümseyen resimlerinde
Kulağıma

Fısıldadığı daha çok.. şeyler....var....


Satırlara döksen ömrün yetmez
Düşünürsen eğer ...ömür geçmez...

Tasgir edilmiş dilimlerden oluşan
Konsantre bir pastanın
Cömertçe sunumuyla
Çabucak bitiveren
Rüya gibi bir ömür müydü zaman!