Mutluyduk Dar Ağacının Önünde
mutluyduk dar ağacının önünde bile
üçüz ağaçlar göletinde zamanı unutarak zamana karşı koyuşunu fısıldıyordu arkamız panayır rengiyle süslü bahçeler her şey bir birine dokunca gülümsüyordu pembe etekli cüceler ortada büyülü taklalarla acısını saklayan kim olursa olsun hatırlatmalı hatırlatmalı günün güne eklendiğini ilk sabahın ilk ışıklarıyla güne yayılan yaşama sevincini sarı sıcak buğdaylar sarı sıcak günlerle ovaları dolduran özlemlerimiz bir testinin sarhoş ayaklarına yuvarlanıp ayı tasvir etmeye çalışıyor yıldıza ışık güneşimize neşeli dokunuşlar ver Allahım iki maymun çaresizliği bu biri gök biri yer söner umutlar döner göz uçlarımızda ölülerin üstünden kalkan ağırlık dudaklarını beyaza bulaştıran bulutların sonsuz çığlığı. |