BİR GÖÇMEN KARANFİLeskiler alırlardı eskiden paslı sesleriyle eski adamlar eskimiş yaşamlar veriridik toz ve kül alırdık yağmur öncesi eski bir hüzün için yırtık bir gergefin sararmış gülüne ilişirdik bir göçmen karanfil al rengi bir uçurtmada eskitirdi kendini durmadan yarası taze zamanlara merhem olurdu kokusu kırgın gölgelere çıkardı yolumuz bıçkın sözcükler tanımlıyor şimdi hayatı kavruk günlere dönüyor değirmenimiz kaç yasaklı dönencede vurdum kendimi kaç kere yoruldum tanımlamaktan sesimin vurulduğu sabahları Latif KÖybaş |