ansen ki saf temiz aşk, Tanrıyı oluşturan beden inandığım çağrı seni bana ancak, O, sunabilir bir zerreysek Suretinden terkine alma beni ilham perili yürekli dil gün dahi yüzün saklar kör düğümün çözemeden gecede rengin ama sen asla- asla terk etmedin yüzüstü bırakıp gider her çok sevilen gül yerine diken keserken çeşniler sümbül kokusu keser burun direği ruhundan kopuş bu unutamam yücemsin aşkın kösnül yuvasına el uzatır her can türlü mahluklar varlığından haberdar bile bile ıskalar tümeli zehirli uçların vardır elde hep kalemin bayıltıcı gücü gücün kaynağım bilirim, öperim ıslak göz ucundan ateşi söndüren üşüdükçe ısıtabilen ruh biledik nemrutta gün batımı salkımdan tane tane şerbet içtiren gözler kup kuruyken sen ey en nadide sevdasını tattırabilen aşkın asrın saadetine giden yarı yol yakının çoktan geçen yılda bir de olsa rüya içtiren sevgiliden perim ilhamım sevdiğim can böğrüm bilirim duymazsın aynı şehirde kayıpız ikimiz dökünür hislerim yazman vaktin varsa gökün ruhu içinde kutsallık içeren nen varsa dile dair kulağında çınlayan göksel duyularımdan işitsinler kimden dilensem alevin en yakarını kimden esini duyulsun şimal rüzgarından üflenen nasıl etmen ilham kaynağın Tanrı sever dilinden nazandır aracı Tanrı ile görüştüren toprağa hasadın eken vazgeçer mi canlı çok sevdiği birinden... 14.01.2016 Anlık 15.40 |