Susma gülyüzlüm
Susma öyle,sessizliğin bir cereyan sızısı
Susma Şu suskunluğun sol yanımda sanki ecel sızısı Gün geceye surat asar Karanlık boğar en zayıf yerinden aydınlığı Mahşer kopar arzularım’da Düşlerimde cirit atar sürüngenler Sol yanımı akrep sokar suskunluğunda İki dirhem bir çekirdek kalır bende sevda Merdiven boşluk’larında bir gündelikçi aşk olur Karışır ayak izi çamurlara Takılır çalı süperge’sinin ucuna Bir çöp konteynerinde bulur kendini İki muhabet arasındaki suskunluğunda Kapılır aklım yolunu gözlediğim uzaklardaki yakın gelmelere Şarkılar hüzün katar mesafelere Kıymetsiz melodiler cezb eder halimi Hüzzam düşer dilime İki divan arasına sıkışan suskunluğunda O yüzden susma gül yüzlüm Suskunluğun körelmiş bıçak yarası Suskunluğun kesilmiş bilek sızısı M,Kılıçel |