Rüzgarla Yolculuk
Tenha bir sokakta yakıcı rüzgar savurur beni
Ağlayan kız çocuğu seslerinde denizi bulur ellerim Caddeyi aşınca anneler görürüm Belli ki o yavruların sebepleridir onlar Sağa sola sallanırlar tahta bir beşik gibi Dillerinde eksik kalmış ninniler tamamlanır Sahi tamamlanır mı diye geçiririm içimden İnanmak isterim Ve inanmak susturur olmazları İnanmak ya Hani o bitmeyen savaşlarımı başlatan sebep Başımı rüzgara dayayıp dalarım uzaklara Rüzgarım yükselir, yükseldikçe hızlanır Bomba ekili yerlerden papatyalar çıktığını görürüm Dumanlarından ekmek kokusu gelir burnuma Kadınlar ağıdı keser, türküler mırıldanır Rüzgarımdan inip sarılırım dillerini bilmediğim insanlara Ezelden tanışmışlıkla anlaşırız Amaç birken araca ihtiyaç yoktur çünkü Samimiyet başımı döndürür çökerim toprağa Elinde bir kap suyla görünür küçük kız Gülücük kondururken yanağıma Lezzetini ömrümce arayacağım sudan içerim Artık gitme vakti gelmiştir Bilirim Eli öpülesi ihtiyarların aminlerine karışmış Bir çocuğun duasıdır bu manzara Ve hep Maviye inananlar adına Güzellikler dilerim |
Yüreğine sağlık.