KAR TANELERİTertemiz bir sayfa açar, yeryüzüne serilince; Minik paraşütler gibi, gökten yere inen karlar! Bembeyaz gelinlik olur, ağaçlara sarılınca; Döküldükçe ince, ince, dallara duvak takarlar... Pencerenin pervazına, vurdukça kar taneleri; Açılan pak sayfaları, doldurur kent haneleri... Yepyeni bir güne baştan, girmekse bahaneleri; O tertemiz sayfalara, hep umutlarla bakarlar... Ak elleri Hakk’a açıp, gönülden yakarmak için... Saçaklardan sarkan uzun, buzulları kırmak için! Sırtüstü karlara düşüp, resimler çıkarmak için; Hep hayaller kurarak/tan karlara yatar bekârlar... Tellerdeki sığırcıklar, poz verirken kare, kare... Her yöne döner bakarlar bilsek kaç binlerce kere! Gök kargalar sıralanıp, başlayınca o konsere; Gürültüden tellerdeki, bütün karları dökerler... Fakir, zengin ayırt etmez, böyle geçer kış günleri; Tatil yapan insanların, karda geçer boş günleri... Bahar gelir, elbet sona erdirir güneş günleri; Karlar erir, seller gelir, hep gürül, gürül akarlar... Karaman-2016/01 Halil Şakir Taşçıoğlu |