BAŞIMI OKŞARKEN MELEKLER...
Hüznü es geçtim dün gece:
Tüm yalıtılmışlığımı mihrak bilen imgelerdi Sızan usulca ve yerli yersiz o yeknesak dokunuş. Kırıktı bulutlar hatta kırgın Ortadan ikiye ayrılmış o gök kubbe: Melekler biteviye nöbette. Islak saçlarıma tutundu yıldızlar Ve topladım birer birer, Kırpmaktı tek gayem ve savurmak mavi göğe. Ay çok durgundu en az benim kadar. Susmaksa payıma düşen, Evrildiğim köşelerde görmezden gelindiğim, Sırıtık bir izdüşümüydüm hüznün Ve gölgelenmiş hanidir o seyreltide hayat bulduğum Bir o kadar vakur bir ıssızlık: Aşkın mizacı ve mihrabı uzak benden alabildiğine Yine de kaybolduğum sonsuzlukta ansız bir varlığın Anlamsız kelamında can bulan her bir hece: Üç harfti hepi topu ve tek hece. Aşk, aşk diye kıvrandı yeryüzü Kızgın bulutların öfkesine yığdığı sitemi Tanrı’nın Elini çekmediği her bir fanide şükür yüklüydü: Dualar kavuşmak hidayete, tüm gölgelere inat. Masumiyet yeknesak bir kelimeden ibaret olsa da, Sarnıcı kayıp bir kuyunun karanlığından sızan sis kadar Ölümüne suskun rehavet yüklü benliğime söz geçiremediğim Her saniyeye yüklediğim ansız ve makamsız bir serenat; Alabildiğine sitemkâr belki de medet ummaktan çok uzak. Yine de kesilen ahkâmları görmezden geldiğim O sarkaç salınırken bir köşeden diğerine Kayıp olsa da düşlerim, Peşine düştüğüm körelmeye ramak kala o dipsizlikte Bir bir nakşederken ayrı kalamadığım hüzne delalet İbriğimden dökülen hece hece, Kovuşturmak döngüyü Belki de istilası menfi bildirgesine yığdığım O dermansız serzenişlerin peşine düşüp de kaybolduğum: İhtilalı yüreğin mi gıyabında çektiğim o reste sığındığım Bir teselli iken tek tecelli: Ayracında yığılı onca tahakküm: Sersefil ve salkım saçak imgelerin nezdinde. Ölmek güzel, güze selam verdiğim günün ertesinde Sevmek de güzel en alası hem de Hadi doldur bir bardak olsun da demli. Gülmek de güzel fazlasıyla Ağız dolusu Yitip gitmek mi dedin, Eyvallah hele ki sen de yanımdaysan. Varsıl bir yolculuk benimki sığındığım kanatlarında Başımı okşarken melekler. Göğe teğet geçtim bak görmez misin, Devinimi yüreğin kabarmış deniz misali Hürmeten şu sevgiye nolur susma, Tek bir kelime dahi düşse dilinden kabulüm Esrikli aklımın mahzeninde tutuklu düşlerim Bir bir sağaltırken seni her düşündüğümde. Hitap ettiğim şu boş sayfada, Elden geldiğince ne güzel oysa şu mizansen Bir yanımda sen. Devrik cümlelerimdesin Gönlü kuytusunda dinlendirdiğim şu saf aşkın Tek sahibisin. Güne uyandım seninle Gündönümüne tıkıştırdım imge yüklü dünlerini Kıyısında dinlendiğim gökyüzünde saklı Yüreği bilediğim her duyumda Ve bilemediğim yoksunluğu aşk denen sefil yolcunun Elimden tutmuş ta bir kere. |