Vesselam
Nerde bir ölüm olsa sen düşersin aklıma
Dilimden yetim kalmış içli bir kelam düşer Bir kaç kadim hatıra selam verir saklıma Sessizce dudağımdan Aleykümselam düşer Belenirken kaygılar bir anne kucağında Bir çığlık yankılanır kentin dört bucağında Buz tutar duygularım Ağustos sıcağında Lal olur şairliğim elimden kalem düşer Başlayınca yağmurun bulutla pazarlığı Süzülür gözlerimden bir hasret nazarlığı Şimşekler ışıtırken adsız bir mezarlığı Yalnızlığım "hû" çeker gölgeme elem düşer Her yeni gün arttıkça sevdana zaruretim Elde ne sabır kaldı, ne yaşama cüretim Hüznün en koyusuna boyanırken suretim Baktığım her aynaya ibret-i alem düşer Bir hayal gölgesinde kurduğum onca denge Yıldızlar göç ederken yenilir siyah renge Çünkü ne vakit girsem hasretinle bir cenge Yıkılır kalelerim burçlardan alem düşer Hasret isimli avcı umutları vururken Ömür denen ağacın son yaprağı kururken Yaşamak uçurumun yamacında dururken Susar bütün cümleler dilden vesselam düşer Mutlu Aydurmuş |