15
Yorum
42
Beğeni
4,8
Puan
1133
Okunma

Yorganlar üzerini örterken bir hasretin
Döşekler diken olur can sılayı hatırlar
Sancısı çoğalırken derde gebe gurbetin
Beşikler muştulanır an sılayı hatırlar
Belenirken kaygılar bir anne kucağında
Bir çığlık yankılanır kentin dört bucağında
Buz tutar tüm umutlar Ağustos sıcağında
Işıklar bir bir söner tan sılayı hatırlar
Bir hayal gölgesinde kurulan onca denge
Yıldızlar göç ederken yenilir siyah renge
Kim hasretle tutuşsa yalınkılıç bir cenge
Fişekler günü kutlar kan sılayı hatırlar
Can kesiği özlemler zor gelirken izana
Yalnızların gölgesi sürgün olur fizana
Hangi garip koyulsa çile denen kazana
Kaşıklar bayram eder nan sılayı hatırlar
Her yeni gün arttıkça gönüldeki zaruret
Elde ne sabır kalır, ne yaşamaya cüret
Aşkın en koyusuna boyanırken her suret
Maşuklar kederlenir gün sılayı hatırlar
Anılar dövülürken bir sohbet dibeğinde
Bir kaç damla belirir sözün gözbebeğinde
Mevzu gelir tıkanır sevdanın öbeğinde
Aşıklar yari anar dün sılayı hatırlar
Kursağa kazılırken hevesler mezarlığı
Süzülür yanaklardan bir eyvah nazarlığı
Kesilince gözlerin yağmurla pazarlığı
Şimşekler semah döner tin sılayı hatırlar
Hasılı; gurbet ehli her gün geçer sırattan
Ne hayattan haz duyar ne pay alır murattan
Nerde bir ölüm olsa kahrı yansır surattan
Keşikler kaygılanır sin sılayı hatırlar
5.0
96% (24)
1.0
4% (1)