Benim Destanım (2)
Ceyhun, Seyhun çimdiğin sular,
Volga konak yerim, Aral’da ruhum sükûnet bulur, Karadeniz’de çırpınırdım. Verdikçe gençleşir, gençleştikçe coşar, Yeni hedeflere koşardım. Cezayir, Tunus, Mısır, Urumeli, Hakkın rahmetiyle sulandı ellerimde. Yoksulun gözünde yaş, Zalimin başında taştım. Nizam-ı Âlem için ne engeller aştım. Türkistan’da kopuz, Konya’da ney, Erzurum’da lavaştım, Tek Hakka eğildi başım, Merhamette yarıştım. Alınteri oldum kimi zaman, Taşa toprağa karıştım. Bingöl’de kaval sesinde, Trabzon’da kemençeyle zirvelere ulaştım. Kerkük’te hoyrat, Yozgat’ta bozlaktım, Ozanın sazında tel, Âlimin kalemine el, Gelinlik kızlarımın dokumalarında ilmek, Kilimlerinde nakıştım. Şimdi eskiyen koca yalan dünya Nicedir şahitsin, Adıma TÜRK demişler Hep zafere yakıştım Hep zafere yarıştım. Islık çalarak uçardı mızrağım, Yaralıya, masuma hep açıktır kucağım, Yer yarılsa, Gök çökse üstüme, Deniz kudursa, Boynumda yaftayla sehpa kurulsa, Can pahasına tutar kaldırırım sancağım. Ben Bayır Bucağım, Kınık, Peçenek, Kıpçak, Kazak’ım Her gönlün piştiği, Her yüreğin taştığı, Ben Ahmet Yesevi’de ocağım. |
Hurmetlerimle
Songul Eski tarafından 11/24/2015 9:31:04 PM zamanında düzenlenmiştir.