Su yürürken aşkadoğa gözlerinden düşürdü cemreyi toprağa serdi yeşil şalını mavi kırlangıcın ıslığı baharı nihavent longa ile müjdeledi kırk soğuklara kırk yıl direnen hayat ağacını yağmurlar okşadı su yürüdü damarlarına -ebruli düşler damladı bal köpüğü özsuyuna- yüreğin odasına gün pervasızca uzandı öptü mavileri iyot kokulu martı gökyüzü denizin aynasına göz kırptı gözlerim daldı bin fersaha dalgaların koynuna saklanmış kum tanesi yosunun yeşil saçlarına tutundu *Yunus Tanrıyı balıkta kelebek aşkı ışığa pervane olup yanarken buldu… AA *Mesnevi |
bal köpüğü özsuyuna-
yüreğin odasına
gün pervasızca uzandı
Ebruli düşler değil midir yürek odasına renk veren... düşler de olmazsa...
İçten, yalın, akıcı ve ustaca
Tebrikler
Sevgimle