Hasret ve Hüzün
Hasret ve Hüzün
Bu nasıl bir duygudur, anlatılmaz, yaşanır, Acılar sarmalına, tutsak eyler canımı. Olmadık zamanlarda, birden gözler yaşlanır, Derinlerden bir yara, sızlatır sol yanımı. Dalarken hayallere, anılar diyarında, Takılır da boşluğa, donuklaşır bakışım. Cevabı bulunmayan sorular girdabında, Mecalini yitirir, önüme düşer başım. Yorgun yaşlı yüreğim, hazanda savrulurken, Rüzgarlardan saklanmış, gizli bir aşkı taşır. Bir çöl misali sinem, hasretle kavrulurken, Ağlamak değil elbet, bana susmak yaraşır. Başında halesiyle, efsunlu güzel gibi, Yıldızlar arasında ışıldarken mehtabım; Hece hece yazılmış, sevdalı gazel gibi, Kırık gönül sazımda, inlemekte hitabım. |
Baharı nedensiz ardında bırakıp giden ve onu yok sayan birinin gecikmiş pişmanlığı gibi.