ADINI SOY AĞACIMA İŞLEMELERİMİN SEBEBİ SEN
Geceyi yırtan serçe çırpınışların
Çölü sulayan gözyaşların Derin mavideki yakamozların sebebi aşk Sen ki Dilimin ucunda gecelemelerin Beynimde hecelemelerin Adını soy ağacıma işlemelerimin sebebi Dokunuşunu anımsa saçlarında ellerimin Omurgalarındaki uyuşukluğun giderilişini Göz kapaklarındaki uykusuzluğun Fil sürüsünün göz kapaklarında ki yürüyüşünü düşün Sanki bir eldiven gibi sıyrılıp gittiğimi kırılıp incinmelerimi Kapıların menteşelerini düşün Ne yapacağını bilmeme telaşı Kediyken aslanlaşmaların karmaşası Birkaç mutluluk Birkaç sızı Uzun ince Arayış ve sonrası Rastlantılar mıydı Bulunan yanaklardaki göz yaşı Gönüldeki sızı Salı versen uçup gidecek düşün bağrındaki serçe kuşu İşte oradayım şimdi Yeni tüylenmiş serçe kuşu Yem çığlıkları gözlerinden damlayan Karanlığı aydınlıkla yıkaman Dudak boyan Ve nereye koyacağını bilmediğin ellerin ki Ellerimden uzak buza kesmiş dili Hatırlar mısın sevgili Bir de İlkbahar mevsimini İlk akşamdan aysız gecelerimi Sızlayan aydınlık çeperini Sonra mahmurlu gönül gözünde düşün göz bebeklerimi Gülüyor anılar sayvantta Asma uzadıkça uzuyor Koruk bir damak tadı duvarda sere serpe Ve bir yaz sıcağı serinliyor asmanın gölgesinde Sen susuyorsun Uyu bebe ninnisi geçerken düş sokaklarından Güller sağıyorsun yanaklarına Öyle dantel işlemesi görmemişliğin hayreti Ve ellerini hiç böylesi tutulmamışlığın hisleri ısıtıyor Yakıp tutuşturuyor romayı yakan seni yakıyor gibi İşte tam da bu noktada hatırla sevgili Hatırla yangınlardayım demelerimi Kanıyor keskin hançer Kesik umursamaz Bakışlarına sürme çekmiş bir naz Ve zamansız bu ayrılık şarkısı Kirpiğinin rimelinde bir gece Ki karadan kara bende çığırtkan Dört duvar arası Ah edip ağlamalarımın nargilesi yar Uçurumlarımın sebebi Nasıl da uzaksın Nasıl da yakın bende ki bu sarhoşluğa Daha bir hüzzam akıyor damarımda kan Gönlüme işlediğin dantelden oyan Ve örmeci kuşlar geçiyor sıra sıra Attığın ilmek şiş ucumda İndikçe dibekçinin tokmağı Demircinin balyozu gün boyu ,gece ve sabah Ömürden yıl eksiliyor Her bir güne bir yılı düşle Ve o devrilmemiş dağın sırrı saklı kent Ufacık bir umuda gönül bağ bostan kesilmek Her damlayan gözyaşında koşup göz yaşı şişesini getirmek Bir daha bir daha inlemek aşk adına senli Utanıp hayıflanmanın bendeki resmi geçiti Yutkunup Yutkunup Yutamadığım sensizliğin bendeki gırtlak düğümlenmesi Neyse Vuruyorum aramızdaki tüm uzaklıkları gönül mavzerimden sayfa sayfa kalemim bitiyor Defterim hayra Çerçevelerde unutulan sevda aşk resimlerim Gözlerinde sakladığım lades kemiği Usulca vurdu dudak balınla Ayrılırken valizime koyduğun diş macunu Tıraş takımı Her şey şaşkınlık her şey biraz daha kara Ceplerimde aradığım sen ellerin Ellerini ararken kesilen bileklerim Damlayan kan rengim Soluyor yeşili terk eden bir yaprağın rüzgarda uçuşuyla Beni şimdi rüzgarında ara Sor Sar Sarmala Ve gözlerimi bırakıyorum sokak ucuna kamil söylemez |
Şiirler yazılırken, şair kendi ruh halini yansıtır kendine..
Şiirler okunurken, okuyucu şairin ruh halinden bi haber kendince kendine pay çıkarır şiirden...
Derin vede anlam bakımından zengin bir şiirin vermiş olduğu hazzı yaşamak bilgeliğine eren okuyucuya ne mutlu...Okuyupta kendince kendine pay çıkaranları kutlamak gerekir öncelikle..
Ben kendi adıma muhteşem bulduğum bu şiirin için seni tebrik eder, paylaştığın içinse en derin teşekkürlerimi iletirim...Şiiri şiir olsun diye yazmayanlara selam olsun..
Anlam içerik akıcılık uslup vede mana bakımından beğeniyle okumuş olduğum bu eseri kaleme aksettiren yüreği kutluyorum.... TEBRİKLER
Selam ve muhabbetlerimle..yudumyunus