Bendim Gözlerindeki Ölü Duruşların Sureti
Yorgun Ölümlerin,
Yarım kalmışlığıyla Bakma yüzüme! İçimde hala direşiyor Umuda büyüttüğüm İçimin sensizliği ört pas eden yanları Ne kadar uzak diyorum, Ne kadar uzak mesafeler ikimizin göğüne, Hilali var kılabilmek için… Senin yıldızların gizlenmekte, Puslu bahardan kalma Bir bulut için Tüm iklimler gibi, Silinmekte göğümüzden… Benim yıldızlarım ise sevgili, Düşmekte göğümden... Toplu bir intihar şimdi, Gece vakitlerim. Her sabah bin afakan, Silkiyorum omuzlarımdan. Gecenin çığlıkları birikiyor başucumda Yastığım da, başını koyup Uzun, uzun ağlamaların izleri... Omzuma dokunacak bir el Arıyorum ki böleyim İçimdeki bu bin depremle Yıkılmaz acıyı… Sen böyle ölü bir ceset gibi dururken karşımda, Kendimi nasıl çekip alabilirim Yaşamak uğruna, başımı Her gün duvarlarına, Vurduğum, bu içimdeki, Anlamsız “sen kafeslerinden” Ne kadar küçüldü varlığım Bir bilebilsen... Her gün milyon tane sen Gömmekten unuttum yaşamaların, Çığırtkanlığını, sesimi, cismimi Unuttum yar. Varlığımı hiçe sayıp Kendimi bir “sen” yaşamaya Terk ettim! Kendimi böylesine seni yaşamaya, Mahkûm etmişken Ne kaldı geriye yaşadığım Senli günlerden Gözlerim ve yüreğim bir cesedi Andırıyorken… ’saçlarıma rüzgar değdi, tenin gibi tenin gibi’ Mehmed Asım |
o duyguyu hissetiriyor
iyi