Şiirle Hesaplaşma/m
/...Koklanmamış çiçeklerim var ;
Göğsü açılmamış, düşten bakirelerim.../ I - Kıyamet koptu sanıyorum Minik bir rakı yudumunun Beyaz peynirle Ahlaksızca sevişmesinden sebep ; Küfrediyorum sonra aralıksız Bildiğim ne kadar sevişmek varsa Canlanıyor hafsalamsa , Bilir misiniz Hepsi gayr-i aşk Hepsi gayr-i edep... /...Namuslu muydunuz siz ? .../ II- Ardı ardına geliyor en çirkin hüzzam şarkılar, en bilindiği Sizin bildiğiniz üstelik... Halbulki Çirki hüzzam bilmezdim ben, /..Sanırım sizden öğrendim../ Kart sesli bir pavyon yosmasının Sesi mi tüketti o canım şarkıları, yoksa Lisanı unutulmuş masum aşk sözcükleri mi ? Bilemedim... /...Fal tutulan güfteleri duydunuz mu siz ? .../ III- Sözün son cümlesiymiş : Velhasıl ! Demem o ki’leri demenin ilk lafı... Toparlanan artık ey şiir ! "Demem o ki" de : "Ucuz sevişmelerin peydahısınız hepiniz Sizin suçunuz değil oysa Züppe bir kalemin Yelloz bir kağıda aşkı amma Ben öyleyim, Benim suçum, P/içim" de... Bit artık ey şiir Bit... Velhasıl ; /...Ne demiştim : Namuslu muyduk biz.../ İkibinonüç’ün Şubat’ı Ortaköy... |