İyi Geceler Sevgili...iyi geceler... iyi geceler sevgili,iyi geceler... sana her iyi geceler deyişimde bir sonra ki sabahı iple çektim. o ipleri birbirine bağlayıp umutlarıma salladım, umutlarımıda biriktirip, bir kayalığın tepesine çıktım. aşağı baktığımda orda kendimi gördüm, taa en dipte, karanlık bir köşeye kıvrılmış beni. sen ise sahil kenarında yürüyen bir kum tanesiydin. yukardan bakıldığında en çok parlayanı, en asil yürüyeniydin. bir anlık da olsa seni kıskandım, o neşemsi tenini ve parıldayan ruhunu, ve sonra, daha uzun bir süre, daha çok kıskandım, geçerken sana değen tenleri ve dokunuşları... umutlarımı koyduğum sepetimden çıkardım ve avuçlarıma aldım, o kadar uzun zaman oluyordu ki biriktireli, nerdeyse avuçlarımdan taşıyordu. ve onlarla vedalaştım... onca zaman biriktirdiğim her gün kutusundan çıkarıp bakıp bakıp sakladığım, birşey olucak diye yüreğimin oynadığı umutlarımla vedalaştım... avuçlarımı yavaşça açtım, umutlarımın kayalıklardan aşağı süzülmesini seyrettim, seyrederken gözümden bir damla yaş geldi, sadece bir damla... oturup,ağlayacak ve arkasından unutacak kadar değersiz değildi çünkü onlar. tekrar sana baktım, aşağıda ki sana, bir an parlaklığın soldu, umutlarım gibi parlaklığın tükendi, o bir an da olsa benim içim huzur doldu. sonra birde kendime baktım, umutlarım yok oldukça, daha da kendine çekilen bana, kendini daha kuytulara, daha karanlıklara çeken bana... ve o zaman anladım, sana koşmaya çalıştıkça kalbim, bedenim bir bir geriliyordu, sonunda gitcek köşem kalmadığında ise yalvaran yakarışlarla sana baktım, sen ise o alımlı edanla, sahilin bir kenarından diğerine umarsızca yürüyordun. ve o zaman anladım, veda zamanı aslında çoktan geçmiştide, ben senden geçememiştim... iyi geceler sevgili, iyi geceler... iyi geceler... |
mısralar da kopukluk var gibi
ve daha gençsiniz galiba on yıl sonra bu şiiri tekrar yazın