HEP YARIM KALMIŞTI BİRŞEYLEROrtasında kalmıştım yaşamın, Her şeyin tam da ortasında, Ayaklarımın altında, Kıldan ince, Kılıçtan keskin bir köprü… Önümde, Ne olacağını bilemediğim, İlerisini bile göremediğim alacakaranlık… Ardımda, Yaşayamadıklarıma dökülen, Gözyaşlarımın karıştığı azgın sular… Umutla bir ışık arıyorum önümde, Hayal, meyal yüzler peydahlanıyor. Bir ara, Sevdiceğimin yüzü geçiyor ellerimin arasından, O da uzatıyor ellerini, Ne çare ki boşa uzanıyoruz. Yarım yamalak, biraz da silik, Yarısı özlemle, hasretle kavrulmuş, Bir yaşama doğru… Hep yarım kalmıştı bir şeyler! Yaban çiçekleri gibi, Kendi kendine büyüyen oğlumun yüzünü seçiyorum, Mağrur bakışlarının altında, Gözyaşlarının ıslattığı kirpiklerini silmeye çalışan oğlumun… Tam da karşımda, Nazenin bakışlarını unutamadığım, Kızım var. Oysa, Ne çok umutlanmıştım doğduğunda, Hele birde minicik parmaklarıyla yüzüme uzandığı o anki heyecanım. O doğmadan başlamıştı benim hasretim… Kız çocuklarının bebekliğine merak, Ellerimi onların ellerine uzattığım, Ellerim vardı benim… Hep yarım kalmıştı bir şeyler! Bir anda çekmişti o hain rüzgar, Sarıp sarmalamıştı beni, Alıp götürmüştü, Karanlık ıssız, sonsuz sulara, Sular denizlere, denizler okyanuslara… İnançlarım da vardı dünyamda, Ardımda, İstenmeyenlerin yaşandığı, Düşman başına dedirtecek, Yaratanın kulundan beklemediği, İsyanlar denizi… Önümde, Eteklerine defalarca kapandığım, Hep ümitle uzattığım ellerimi, Doldurmasını beklediğim, Umutlarımın da yaratıcısı… Hep yarım kalmıştı bir şeyler! Yaşamın ekşimik yüzüydü, Aklıma geldikçe lanet okuduğum. Bu acıyı çekmeyi hak etmemiştim ki ben. Ya da, Bu keşmekeşlik bir cezamıydı bana… Yeter, yeter artık dediğim anlarımda, Şiirlerimin mısralarına da sığındım. Of,of, Dinmiyor dostlar, Kapanmıyor bu yaralar… Ben kuluna bu ceza niye? Neydi benim büyük günahım? Bir türlü anlayamadım, Anlatanı da aradım kapkara gecelerde, Çilingir sofralarında aradım, Ama, Ne kadehlerdeki mey dost oldu bana, Ne de karanlık yalnız gecelerim… Sadece yıldızlar şahit oldu, Ay şahit oldu sulu sepken gözyaşlarıma… Hep yarım kalmıştı bir şeyler! Kalın bir çizgi de çekmiştim, Duygularımın tam ortasına. İçimi acıtma pahasına ve, Kimsenin silmesini istemediğim… Hep bir yanında durmuştum, Öte yana geçmeye cesaretimde yoktu benim. Yaşam denilen şey, Karışık bir yolmuş meğer, Sarhoşun bir o yana, bir bu yana yıkılması gibi, Çizginin bazen bu tarafında, Bazen de öte tarafında gezilesi… Hep yarım kalmıştı bir şeyler! Yedi goncalı gül dalı gibiydim. Her bir goncasında iç burkan, Boğaza ilmik ilmik dizilen, Taptaze duygular taşıyan… Ya şimdi, Sevmekten bile korkar oldum ben, Taşa kesti yüreğim. Hani, Kessen kan damlamaz derler ya, O türden işte… Yine yarım kalmıştı bir şeyler! Bir denizcinin yaşamında, Artık hep yarım kalacaktı bir şeyler! |
tbr ve selamlarımla