Ne Olur Sevda Kokalım
Maviliklere sevdamı yazdım
Rıhtımsız ve duldasız Ölüme selam atardı dalgalar Mavi ketenli sevdasızlık Kumaş döktüğü denizler için Isıcak uçurumlara dönüşür Hain öpüşler... Ahh evladsızlık evladı olmadan Bir mağara üstü Yosun kokusuna muhtaç Kalbin derinlikleri Giderek yoğun bir kıvam Halbuki ayrılıklar Kahpe faklarıymış Doğrudur sözler aynasıdır Şiire dem verir ölüme cenk borusu Uğradım sensiz sokaklara Papatyalar kan damlatıyor Güvercinler kanatlarına asmış muştuları Yâr giderken ağladı deyü Ölüm senden geldi Bu kızıl rüyalarıma Avuçlarımda kar baharı Öpüp koklasam kırgınlıklar dolu Uzun geceler yıldız saatinde kısalır Bir de seni öperken gerdanından Ahhh Bu hasretlik bir tutam urgan gibi Boğuştukça batan kaleler Yağmura doygun su gibi Keder.... Turnaların ardı sıra yalnızlık Öyle v yaparak da uçmuyorlar Öyle öylesine cümleler de kurmazlar Benim gibi senin gibi Pardon Sen bir başkası için metaforlar isterken Ben bir akşam üzeri dudağımda cıgara Elimde gül kokulu mendilin Terkedilmişliğime ağlarım Nazlı nazlı öterken gökçe kuşlar Yokluğumu arar durur Bu vurgunsuz saatim Akrebine kıskaç olduğumu bile bile Beni yıllara mahkum eden güz mevsimi gözlerine Kahverengi acı tatlı tüm tebessümlere Yoldan geçen karanlıklar diyarı efelere Ve sarhoş bardaklardaki tüm bir yudum şaraplara Asık yüzler çiziyorum yine !!! Elveda tüm beyaz saçlarım Elveda dertler ve kederler Gidiyorsam bu rıhtımdan Sessizlik mabedine Öyle üfledim ki alevlerimi Cehenneme dek yanacak bu âhım Sokak lambasında bir mola verdim Şöyle hare hare tüm hayallerimi Ellerinle buruşturup attığın gibi Yarınlar ümit kervanına bir yıldız bekliyor Benim falımda gökyüzü Öpüksüz çingenem benim Ruhuma hoşnut karanfilim Fil dişi kulenden atlamak Tüm sularını içmek için Bir kainat gecesinde Kan damlattım ben Seni nasıl terk edeyim ? Geberir gibi tanrısal vaatler içinde Okşadığım tüm saçlardan Kızıl tozlar geliyor tırnaklarıma Kırçıl kırçıl namus kokuyorlar Böyle kadınlar sevdim ben Böyle içten sevişen Menevşelerden misal Mor renkler sana ait mi ? Peri kızı ile çoban yıldızı gibi Tiflis bağından üzüm yaladım Yanakları beyaz bir kiraz Isırdığım tüm avuç içleri Öyle sıcak öyle akdeniz Bozgunlar batar mı Uçurumdan ılgıt ılgıt Namlu ucunda Borcu bozuk bir mermi Tutar öper mi şakaklarımdan Sonra gözyaşını görür müyüm ? Ahh be sevdiğim İmkansızlara oynuyorum farkındayım Şöyle bir kürek çekimlik cezam var mı ? Ya da ellerimi tutsak bırakacak bir mahzen Yok değil mi ? Ne yazık ki sende ben yokum Bende sen çoğul bir ırmak gibi Çisil çisil yüreğime akıyorsun Benden sana son mühlet Öpsen de geçse dediğim tüm dualarıma Yeni bir eklem Ne olur sevda kokalım |