Bir sevdadır umutI Yüreklerini avuçlarına alıp koştular Birer ıslık olup yayıldılar ovada Baskınları taşıyan gözlerinde Düşen gözyaşlarını içiyorlardı yalın ayak İsyana dönüşmüştü bakışları Hıçkırıklara boğulmuş bir yaşam içinde Çatlamış yüreklerinde Bir özgürlük sızıyordu Alabildiğine hızlı akan ve temiz Ana sütü gibi helal Uğruna can verecek kadar Ateşli bir sevdadır Yüreklerindeki özgürlük tutkusu II Gözyaşları bir barikat olmuş umutlarına Zorunlu bir sürgün kızıllığı içinde Yankılanır sessiz çığlıkları dağlarda Ecelsiz sualsiz ölmenin zamanı Ölmenin en sesli hali Ve acıklı haliydi onlarınki Toprağa yıldırım gibi düşen bedenler Ürkütmüyordu gerginleşen gözlerini Hızlı ve yürekten koşuyorlardı Özgürlük denen sevdalarına Toprağı kucaklayan yüreklerin tanıklığı vardı Yorulmuş bedenlerinde Zulme meydan okuyan bir yaşam içinde İsyankar yüreklerin başkaldırısı vardı Bir ölüm tufanına meydan okumaktı Cellatların mesken kurduğu şehirlerde Kan bulutları ağlar dururken üstüne ölüm, haince saldırıyordu apansız Ateşlenmeye hazır bir bombaydı Çölde yankılanan Çocuk çığlıkları III Tenime soğuk vuruyor yazın cehenneminde Yüreğim param parça Hiç bir şey olmamış gibi duran insanlık Sus pus olmuş bakışlar arasında Kafalarını bacaklarının arasına sokmuş asalaklar Ne zaman duyacaksınız bu çığlıkları Ne zaman gözlerinize kıyıp Göreceksiniz bu vahşeti Dünya soğuk ve karanlık bir mezar gibi Kapanıyor üstümüze gittikçe Bunu görmüyor musunuz? 23.09.2014 |