VESSELAMsiz bayım ağzınızın kenarından salyalar akarak boş yere saçlarımdan süzülen güneşe özenmeyiniz biliyorum yine hüzünlü bir akşamın kucağında uyumuş olabilirim gözlerimde çocuksu mahmurluklar saf saf iyi niyetimi sunabilirim düşünmeden bu sefer sırtımdan vuruldum da diyemem beklediğim her şey yerine oturdu bir bulmaca değildi hayat soldan sağa aşk demiyordu ya da yukarıdan aşşağıya hasetlik cevaplarını hiç sorgulamadığım sorular bunlar yüreğime ekmediğim hiç bir şeyi biçmedim yaban otlarına dahi saygım var kuşkusuz sarmadığı müddetçe kalbimi kötü tohumlarıyla siz bayım beni yenebileceğinizi nerden çıkardınız elinizdeki gücü Demokles’in kılıcı gibi yüzüme sallamaktan yorulmadınız mı ödüle ihtiyacım yok ’’gölge etmeyin yeter’’. ahh madam duvar kenarlarına sıkışıp gizli gizli takip etmeniz yok mu hasta ediyor beni hastayım zaten uzun zamandır ama siz de tuz biber ekmeyin be anam nekahat dönemim başlayacak birazdan çekileceğim ıssız bir vadinin kenarına susarak konuşacağım bundan sonra ki en çok susarak konuşmak yoruyor beni bunu bilmeyen doktoruma küfür ediyorum en ağzı dolu halimle konuşurken daha sağlamdım halbuki hele de yazarken kelimelerin beynimde koşuşturması ayak seslerinden tanırdım her birini kaldırımlarımda yanan sokak lambaları sönmeye yüz tutan mum misali can çekişiyor ama bana bakmayın siz madam alışkınım ben gitmelere öyle fesat gülümsemeler yollamayın dostlarınıza ya da sinsi sinsi kirlenmiş duvarlarınıza yapışmayın bulaşacak yüzünüze içi kara dili kara suratta bir ton makyaj dahi saklayamaz onları uzun tırnaklarınızı uzak tutun benden yengeç gibi saracaksınız sanıyorum yollarımı ürkünç. bu serzenişlerimi dikkate almayın siz hey bayım ve hiç bir şeyden haberi yok tavırlarında ki siz evet siz madam benden daha iyileri var biliyorum biliyorum yeter size yalakalar ordusu okuduğunu anlamayan anladığını ki bir kısmı ele yüze bulaşan size kalsın bu yalan dünyanın yalan kelimeleri benim adım gibi hülyalı hayallerim var tertemiz yağmur taneleri onlar birazdan akacak ve ışıkları hiç sönmeyen bu şehirden usul usul uzaklaşırken düşecekler avuçlarıma. yorucu insanların varlıklarından yoruldum vesselam. Ayvazım DENİZ |
içeriğe karşıdan bakmak yetmez. şiiri harf harf okumak gerek. anlamak ve paylaşmak için. Kuvvetli kalemden acı akmış satırlara
acı dan uzak ve hep mutlu olun dileklerimle
saygılar,