Menekşe Hıçkırığıey karanlığı yırtarak gelen ayışığı dilimdeki güzel söylence içimdeki güçlü sitem ömrümdeki en büyük devrim ve en büyük yenilgi! bir yaprak daha takvimden düşerken düşündüm bugün gün müydü gariban olan yoksa o günü yolcu eden miydi asıl gariban? zamanın karşısında ne çok yalnızız ve ne çok çaresiz her günü kapatırken not düşüyoruz deftere alacaklarımızı / çingene pembesinden don biçiyor hayat bazısına bazısına siyahtan kaftan ama ve mutlaka herkese en beyazından kefen bedava fiyakada sınır tanımayan... / sesimde bir kuş ağlıyor bu seher uyandım ki saçlarım kış ellerim bahar dokurken ömrüne meylim sözlerindir menzilim gözlerin ve kışlak bilmişim yüreği’n... / serçe gözyaşı birikti avuçlarımda menekşe hıçkırığı boğazımdaki bir uçurtmaya tutunmuş çocukluğum savruluyorum geçmişten geleceğe sana doğru koca bir kenti s’aklıyorum içimde sabahcı lokantalarını balıkçı kayıklarını köprü altı çocuklarını güne sirenini çalan ilk vapuru ve akşamdan kalma şarapçı bey amcayı ve martıları ve okula koşarak giden at kuyruklu al yanaklı şu kızcağızı ve daha neleri, ları...kimleri... ense köküme geceden gelip çöken şu ağrı bile ne çok anlatıyor seni bana evet evet yaşamak ağrısı sağır bir sızı kör bir yara dilsiz bir ağıt / gözlerin kadar uzağım ve gözlerin kadar yakın sana yum gözlerini istemezsen ve aç onları bana istersen hayat da tıpkı böyle işte... / başlangıç meridyeninin geçtigi kasaba gibisin ben parelel düşerken nefesine... 06:30/30.06.2015 |
/
gözlerin kadar uzağım
ve gözlerin kadar yakın sana
yum gözlerini istemezsen
ve aç onları bana
istersen
hayat da tıpkı böyle işte...
/
başlangıç meridyeninin geçtigi
kasaba gibisin
ben parelel düşerken nefesine...
ve..böyleyken yakınlık, uzak kalınıyor sevgiliden.
tebrikler Sevtap,
sevgimle..