BENİ BAŞKA RENKLERLE KANDIRMA............................................Savaş Altuğ 24 Haziran 2011 · . BENİ BAŞKA RENKLERLE KANDIRMA............................................ Sen... Yüzümdeki gülüşlerin, ellerimdeki terlemenin, yüreğimdeki deli atışın sebebi... Her gece uykum, her sabah Güneşim. Yıldızım, ay’ım, akan kanım. Bitmeyen masalım. Bahçedeki çiçeğim, çiçekteki rengim. Gökyüzüm, denizim, mavim… Sen... Sevdamın adresi, aşkımızın menzili, içkimdeki tat, yaşadığım hayat… Sen... Sebebim, niyetim, geleceğim, geçmişim, bilinmezliğim, belirsizliğim, kararlılığım, kararsızlığım… Sen... Bitmez yolculuğum, sonsuzluğum. Sen, gözüm, elim, yüreğim. Bebeğim… Sen... Hani gidecek olsan, yollarına sererim tüm kır çiçeklerini. Bilirim basamazsın çiçeklere de yine kalırsın benimle. Üzülecek olsan, içim erir, kalırım öyle. SENİ ÜZEN BİŞEY BENİ BİN ÜZER İNAN. Kırıyorsam seni, bu benim dengesizliğimdendir, şaşırmışlığımdandır. Kendimle kavgalıyım ben. Bir yanım sana tutkun, bir yanım çok bencil. Kayboluşlara vuruyorum kendimi, seni üzdüğümü bilmeden. Her kayboluşum yara açıyor sende biliyorum. Ah ben, nasıl da vurdumduymaz olabiliyorum bazen... Bakma bana bir tanem, içimdeki aşkın büyüklüğünü ölçme bunlarla. Seviyorum diyorsam seni, öyle. Gereğinden fazla ’erkeğim’ bazen, bağışla... Sensiz olmaya gücüm yok artık, sensizliğe katlanmak benim harcım değil. Seni her şeyinle, ay parçası yüzünle, duruşunla, gülüşünle, bakışınla, konuşmanla, Çocukluğunla, olgunluğunla, kızgınlığınla, şaşkınlığınla, güçlülüğünle, zayıflığınla kabul etmişim bir kere. NE DEĞİŞ, NE DE DEĞİŞTİR BENİ. Biz böyle sevdik birbirimizi. Seni sen yapan ne varsa kabulümdür hepsi. Seni özlemek diye bir şey de var bu hayatta ve bu bazen öylesine dayanılmaz oluyor ki... YOKLUĞUNU YAŞAMAYI BECEREMİYORUM, ÜZGÜNÜM İçimdeki o ’fazla erkek’ yokluğunda çekiliyor bir köşeye ve ben güçsüzlüğümle baş başa kalıyorum. Katlanamıyorum anla, sensizliği ’yok’ hükmünde sayıyorum. Sensizlik diye bir şey yok, öyleyse sensiz kalmak da yok. Şimdi hangi denizin kıyısındaysan, hangi göğün altındaysan önce o sonsuz maviliğe bak. Aşkımı, yüreğimi, içimdeki seni mavilere yükleyip gönderiyorum, tut onu. Tut ve bırakma... Ben maviyi sende buldum, beni BAŞKA RENKLERLE KANDIRMA... Sen... Yüzümdeki gülüşlerin, ellerimdeki terlemenin, yüreğimdeki deli atışın sebebi... Her gece uykum, her sabah Güneşim. Yıldızım, ay’ım, akan kanım. Bitmeyen masalım. Bahçedeki çiçeğim, çiçekteki rengim. Gökyüzüm, denizim, mavim… Sen... Sevdamın adresi, aşkımızın menzili, içkimdeki tat, yaşadığım hayat… Sen... Sebebim, niyetim, geleceğim, geçmişim, bilinmezliğim, belirsizliğim, kararlılığım, kararsızlığım… Sen... Bitmez yolculuğum, sonsuzluğum. Sen, gözüm, elim, yüreğim. Bebeğim… Sen... Hani gidecek olsan, yollarına sererim tüm kır çiçeklerini. Bilirim basamazsın çiçeklere de yine kalırsın benimle. Üzülecek olsan, içim erir, kalırım öyle. SENİ ÜZEN BİŞEY BENİ BİN ÜZER İNAN. Kırıyorsam seni, bu benim dengesizliğimdendir, şaşırmışlığımdandır. Kendimle kavgalıyım ben. Bir yanım sana tutkun, bir yanım çok bencil. Kayboluşlara vuruyorum kendimi, seni üzdüğümü bilmeden. Her kayboluşum yara açıyor sende biliyorum. Ah ben, nasıl da vurdumduymaz olabiliyorum bazen... Bakma bana bir tanem, içimdeki aşkın büyüklüğünü ölçme bunlarla. Seviyorum diyorsam seni, öyle. Gereğinden fazla ’erkeğim’ bazen, bağışla... Sensiz olmaya gücüm yok artık, sensizliğe katlanmak benim harcım değil. Seni her şeyinle, ay parçası yüzünle, duruşunla, gülüşünle, bakışınla, konuşmanla, Çocukluğunla, olgunluğunla, kızgınlığınla, şaşkınlığınla, güçlülüğünle, zayıflığınla kabul etmişim bir kere. NE DEĞİŞ, NE DE DEĞİŞTİR BENİ. Biz böyle sevdik birbirimizi. Seni sen yapan ne varsa kabulümdür hepsi. Seni özlemek diye bir şey de var bu hayatta ve bu bazen öylesine dayanılmaz oluyor ki... YOKLUĞUNU YAŞAMAYI BECEREMİYORUM, ÜZGÜNÜM İçimdeki o ’fazla erkek’ yokluğunda çekiliyor bir köşeye ve ben güçsüzlüğümle baş başa kalıyorum. Katlanamıyorum anla, sensizliği ’yok’ hükmünde sayıyorum. Sensizlik diye bir şey yok, öyleyse sensiz kalmak da yok. Şimdi hangi denizin kıyısındaysan, hangi göğün altındaysan önce o sonsuz maviliğe bak. Aşkımı, yüreğimi, içimdeki seni mavilere yükleyip gönderiyorum, tut onu. Tut ve bırakma... Ben maviyi sende buldum, beni BAŞKA RENKLERLE KANDIRMA... |