SAATLER VURURKEN HASRETİ...
Silik bir gülüş nakşetmiş,
Can çekişen onca kelime Devinirken ahenkle, Tekinsiz bir yolun Sağ kıvrımında Yokluğunla bezeli izbeler Oysaki var olmanın telaşında Koynunda yoksunluğun Yoklukla terbiye olurken Şu aciz beden. Ruhani bir açılım adeta Nükseden en derinden… Sayısız üzünç serpilmiş Yıldız misali çok uzaktan Bir yanıp bir sönen Sert ve kesin çizgiler değil mi sanki Sanki tam da ortadan ayıran. Ömürler ki nail olamamış O mutlu sona Gıyabında zamanın ve devranın Nice üzünç kerelerce Vurmadı mı en derinden. Saatler vururken hasreti Kader vursa ne yazar Hükmetse hatta meyletsem sona Tevekkül ettim edeli Kesilmiş cezam Bağlanmış basiretim çoktan. Kırık bir mızrap ile Şu saz gelse keşke dile Şarkılar düşse dilden dile Neye yarar ki Çoktan gelmedik mi göze… |