Pişmanlık Zamanı
Testimi doldurmaya gelmedim gönül hanene
Zehrimi dökmek nehrine salkım söğüt gölgende Öyle çok beni benden ettin ki S/eken kurşunların haddi hesabı yok Tarifsiz kelimelere sebep olmasan Vurulmasam yokluğunda ser hoşluğuna Serilmezdim yollarına kaldırım taşı gibi Ve aramazdım salkım saçlarını Gölgesinde hüzünle soluklanmak için Çırpınmıyor gülüşler, yarılmıyorsa sevgiden öd Sahtekâr sarılmalarına alet etme boşuna Dürüstlüğe ihtiyacım olsa da riyakârlığın fazla Düş inceden olsun derinden severken seni Ve ben içimi sıkar sıkar giderim Şimdi pişmanlık zamanı ya sen yaptıklarına Nedense yapamadıklarıma pişmanım ben Sussam ehli vicdanım rahatsız bende Vasıfsız işçisiyim kaderin tüysüz çırak misali Konuşsam d/ilim çaresiz söz faydasız kalır Kim bilir nasıl m/eydim şarapça sana dolanan Akşam ağırlarken yalnızlığı ince belli bardakta Kokmuş şehrin kırıntısında özlüyorum seni Ne çok doluydum seninle kadeh gibi az önce Yine de söyle gitme vaktini sana yolluk hazırlayım Acıları unutmazsak yas tutmak neye yarar ki Bir sen mi t/attın mayası bozuk sancıları sanırsın Ölmek vakti değil mi hazanda? İşte d/üşüyorum usundan namluyu terkimle usulca Yoksa sehpaya mı gitmeli pir sultanca h/ak olmayan? |