Sevdim Seni
Ben sende
Saçlarına konan mülteci damlaları sevdim Haince vurup savurmadan rüzgâr Ben teninde Kokan ıslaklığın buharını sevdim Sinsice dutuşup kavrulmadan ataş Ben ferinde Kaybolan eriyen beni sevdim Son istasyonun lâl vagon kalabalığında Ben ellerinde Kader izi süren sükutun sevdim Kirli vicdanın hakikati bilmezden Ben paslı raylarda Aşkın rüsva hallerini sevdim Merhametin dilenirken ince çığlıklar Ben azan günahlarımda Konuşmadan susan yüreğini sevdim Ağlayan kekeç dile, kusan yaraya rağmen Sevdim bir kerre seni karasazlım Saçılı tonca edersiz cümle içinde Hakikatte alın secde istemezken Sevdim seni bin kerre alınyazım Gün bulaşmış Fıratın seherinde Nazar bende tünemezken sevdim |