incinmiş fincanda kahve dalında çiçek gökte kuşun kanadı ve deftere yazılan tüm hatıralar bir defa bu saatten sonra ne bana ne sana ne de bir başkasına hayır olmaz benden anla...
otobüsler hıncahınç dolu herkes telaşında hayatın ve zamanın benim hiç telaşım yok artık ah ne kötü bu!
İstanbul’a gülüyorum O bana ağlıyor koskoca bir şehir ağlıyor ve ben bilmiyorum nasıl susturacağımı nasıl dindireceğimi gözyaşlarını
eylem sesleri yankılanıyor sokaklarında bugün günlerden cumartesi anla! bir sızının nasıl yazıldığını merak ediyorsan gözyaşlarıyla kaldırımlara durma koş sen de buraya
barikatlar, cop sesleri ve linç eden söz taşlarıyla dipçiğine uyanıyorum kör bir sevdanın sağır sessizliğinde
sol yanım kanıyor ve sol yanım anıyor keşmekeşlikleri kehribarındayım sarının turuncudan ödünç aldım tonlarını kâh sararıyorum kâh soluyorum bir kaldırım çiçeği gibi
bir sen vardı içimde büyüyen bir sen vardı içimde ölen ve bir ben vardı büyüyemeden büyüsünde yiten biz olmanın boz bulanık z’amanın!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kehribarındayım Sarının... şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kehribarındayım Sarının... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
biz olmak isteriz
koca bir kent ağlarken
sende ararız gülümsememizi.
tebrikler Sevtap,
sevgimle..