N ü a n skaldırımda gölgeler bulutlar yere ağar gece kuşundan dinle karanlıkta amanı ne cennet ne cehennem arafta hiçlik doğar şehir bacalarının gümüş renkli dumanı sessiz sessiz ağlayan yıkık virane evler kayan yıldız öfkesi güle sıçrar alevler kelebek görünüşlü yarasa olmuş devler ancak dua dağıtır bu kasvetli zamanı beynimde davul sesi düğün eder zebani günahlarım canavar ruhum bana yabani yuvalarında gözler kör şeytandan şeytani eşikte bekler köpek melek inecek anı senden bir yer isterim uzanıp yatmak için sürün atlarınızı basıp üstümden geçin incitmeyin kalbimi kabrime çiçek saçın beni bana bırakın toprak emerken kanı ölüm girdi fikrime kaybolan güle yazdım ne kendimden bir fazla ne de kendimden azdım kanayan tırnaklarla şaire mezar kazdım Azrail bedenimden çekip alırken canı Arap Kurt |