Üsküdar’da Bir Dükkan
Elifin sinesinde çay rayihalıdır düş.
Naz mahreçli hayalin gül usaresi senin. Senden yadigar kalan efsanevi bir gülüş. Hiç yadımdan çıkmıyor naz ıtırlı desenin. Çayımda albenisin demliğimde hep sükut. Seni betimler dem dem ney tambur ve dahi ut. Sonra İstanbul gelir hayal meyal erguvan. Üsküdar’da bir dükkan çayın hası demlenir. Yudum yudum güzellik çaya demirler zaman. Yada mihman gülüşün fersiz gözüm nemlenir. Çayımda albenisin demliğimde hep sükut. Seni betimler dem dem ney tambur ve dahi ut. Çayın hasını içer gelenler bu mekana. Berrak bakışlarıyla bir peri işmar eder. İnce belli bir Leyla yerleşir camekana. Gül misal ikliminden akın ederken keder. Çayımda albenisin demliğimde hep sükut. Seni betimler dem dem ney tambur ve dahi ut. Üsküdar’da bir dükkan nice nağme yükselir. Süzinak şarkılarda güzellik buğu buğu. Bilmem ki hanemize meserret ne gün gelir? Ne zaman mihman olur bize efsane kuğu? Çayımda albenisin demliğimde hep sükut. Seni betimler dem dem ney tambur ve dahi ut. Ve dahi biz ne kadar çaya şiir yazarız. Efsaneler demlenir yaralı gönlümüzde. Sükutumuz kavidir sanmayın ki bizarız. Kaç efsane hâli var bir tane gülümüzde. Çayımda albenisin demliğimde hep sükut. Seni betimler dem dem ney tambur ve dahi ut. 10.02.2015 İbrahim Kilik |
AŞK İÇİN YANARIZ GÖNLÜMÜZ ATEŞTEN GEÇMEZ
SAYGILARIMLA