ROSE CEASE DİKEN ÇİÇEĞİNİN İNTİKAMI
ROSE CEASE DİKEN ÇİLEĞİNİN İNTİKAMI
Mavi kırmızı böğürtlenler fundalıkların çalıların arasında iri bordo kırmızı pembe taneleriyle bir dolu vitamini bünyesinde cezbederken dikenli dalları tehlikeli olacaktı dengesini kaybedince olan olmuştu işte, omzuna dokunan el yüzünden paniklemiş patikadan aşağıya yuvarlanmıştı,onu durduran oradaki kayalara asılı dal parçası idi,uzanan kol ise o gemici idi asıl bana asıl diyordu son gücüyle yukarıya çekilmişti, nefes nefese bir kayanın üzerinde kendine gelmeye çalışıyordu şimdi Batsy binlerce kere özür diledi seni nasıl bıraktım diyordu,doğanın vermiş olduğu o muhteşem görme gücü bir masal kenti çizdirmişti onlara o tehlikeli uçurumlar sonrası varacakları şelalede siz burada ne arıyorsunuz? Batsy Gülistan’ ı sizmi kurtardınız diye sorular soruyordu baba baba diye bir ses peşinden koşan bir kadın bende siyah çilek istiyorum bende diye bağırıyordu bir insanın daha evvel belirlenmiş alın çizgileri arasında saklı olan yaşam hani o kader denilen asla kaçınılmaz çizgi üzerindeki damarda atıyordu zamanlar şimdi onca yaşadığı panik ölüm korkusu üzerine eklenen bir kadın ve bir çocuk şaşkın bakışları onlara bakıyordu,Batsy ile göz göze geldiler evdeki geveze filozof evdeki geveze filozof diye kahkahalarla gülüyorlardı ,ne oldu ki küçük hanımlar gülünecek ne var dedi Cezayir’li gemici siz gülmeyi bırakında o muhteşem yumurta salata harika ezmeler zeytin salatası bana yaptığınız ayni sunumu ailemede yapın bakalım oraya varınca dedi buralara yerleşeceğini buradan iş teklifi aldığını eşinin denizlere açılmasından rahatsız olduğunu anlatırken Gülistan’ın annesi o gemici bu mu?ha bu mu? diye soruyordu gülümseyerek tedirgin bakışları ile servis yaparken küçük oğlan bana ne ben o büyütenlerden istiyoyum ! diye ağlıyordu ,kimsenin anlamadığı o kelimeleri Gülistan çözerken böğürtlen ah o diken çileği yüzünü o güzel dudaklarını o güzel bahriye elbiseni boyar ama dediğin gibi de büyütür evet büyürsün onlar beni son anda kanı çekilen bir ölümden döndüğümü duymuş olacak çok acımış olmalı ,son anda öldürmekten vazgeçti beni de büyüttü şimdi olur sana onlardan getireceğim şeker şey bekle biraz dedi... DİKEN ÇİÇEĞİNİN İNTİKAMI Dişimden tırnağıma kadar sızlıyor şimdi kemiklerim alın yazısı diye verdiler önüme bir harita bu dediler senin kaderin titreme soğuk ter baş ağrısı avuç içerimde şimdi ıstırapları buruşturuyorum tatlı şey ne de güzel bir çocuk kendime gülümserken utanıyorum şimdi nasıl bir hatadır bu nasıl affedilmez bir uçurum başka dünya ah başka bir yuvada benim ne işim var zeki yakışıklı espirili gemici eşi her şeyi yavrucuğu dalmışken bir köşede bağırdı sadece Hey Gülistan güllerin bahçesi güzel kız hani o hazırladığın ezmeler hani o bol taze soğanlı işlemeli bakır sağanda sunduğun yumurtalı yeşiller onun için geldim buraya hazırlarmısın şimdi? şu üç kişilik masama ... GÜLÜMSÜYORDUM DUDAKLARIMI BÜKÜP GEVEZE FİLOZOF PARMAĞINI SALLIYORDU İLERİDE GÖRDÜN MÜ BAK DİYORDU YİNE BEN HAKLI ÇIKTIM İŞTE ...GÜLİSTAN.. |