Kayıp Bir Şehirdin İstanbul GibiHiç kimsenin kimseyi hiçbir şekilde dinlemediği, Bu yüzden de kimsenin kimseyi anlamadığı, Bir karmaşa, bir kargaşa itiş kakış bir hayat, Yaşardı İstanbul istemeden, senin gibi. Sen gökkuşağı gibiydin, renklerin vardı ne çok, İnsanlar renklerine hayran yanına koşardı. İstanbul iyi bilirdi ve buna çok şaşardı. Çünkü gökkuşağı renk vermez renk alırdı, Sana dokunan insanlar renksiz kalırdı. Renkleri yavaş…, yavaş… yok olur solardı. Yüreklerinde sevgi kaybolur, yerine nefret dolardı. İstanbul anlardı görürdü, Ama sen anlamazdın görmezdin. İnsanları hep iyi sanırdın kendin gibi, Yüreklerini bilmezdin, ya da bilirdin umursamazdın. İstanbul da İstanbul kadar kimsesizdin aslında yalnızdın. İçin ..., için…, ağlardın kimse duymaz, Kimse görmez, kimse bilmezdi. Herkes seni çok isterdi İstanbul gibi, Ve… onun gibi yine seni benden başka kimse sevmezdi. Yedek parça dükkanına benzerdi en çok İstanbul. Gönlü kırık olanlar ya da bir parçasını kaybedenler, Gece gündüz sokaklarında durmadan dolaşırdı. Yedek parça değiş tokuşu yapılırdı ıssız sokaklarında, Ya aldıkları parçalar bedenlerine büyük gelirdi, Ya da satın aldıkları yürekler sol yanlarına uymazdı. Aşk kulaklarını kapatırdı böyle anlarda olanları duymazdı. Uğramazdı yanlarına hiç o insanların hatırlarını sormazdı. Sende dolaşırdın sokaklarında onlar gibi bazen, Gönlündeki kırıklara uygun bir parça, Bedenine uyacak bir beden arardın, Uymazdı hiçbir parça, hiçbir beden, İstanbul’a o zaman sövüp sayardın. Sonra gözün kendi renklerine Birde etrafındaki insanlara takılırdı. O zaman anlardın İstanbul’u ağlardın. Sahilinde otururdun bazen tek başına, İstanbul’la uzun.., uzun… sessiz sedasız dertleşirdin O sana aşkı anlatırdı sen ise ona yalnızlığı. Ve insanlarda ki sevgisizliği acımasızlığı, Sesindeki tınıdan deniz ürker kabarır, Martılar korkar kaçardı. Gözlerin bir namlu gibi olurdu o anlarda, İstanbul görürdü sen görmezdin ölüm saçardı. Aşk dinlerdi sohbetinizi uzaktan, Yüzünde acı bir tebessüm gülümserdi, Çok gelmek istedim ben sana çok, İçinde ve dışında ki sesler o kadar çok ki Gelsem de sana beni duymazdın derdi. Gözlerinde hüzün, usulca uzaklaşıp giderdi, Ve… sonra gelirdi yanıma aşk, Uzun uzun konuşmadan gözlerime bakardı. Anlardım seni gördüğünü, senin sevgisizlikten öldüğünü, Yüreğim o anlarda atmaz sanki dururdu. Damarlarımda ki kan donar buz olurdu. İstanbul gibi oda bir kayıp şehir derdi, Sarılırdı bana aşk sevgiyle teselli ederdi. Görmezdin. Blueangel/06.01.2015 |
Ben Sultan Ahmet olurum meydanlarım üşür kıyamda bekler umutlarım
secdelerim ağlar seccadem sırılsıklam...
Harikaydı gönülden tebrikler