SÜVEYDA HASRETİN
Gecenin bir vaktinde uyandım ismin hece hece dolanmış dudağıma
Kurumuş yaprakların çatır çatır çatladığında Mecnunun çölunde Leyla Çılgınlığı gibi figandı Kuzey kutbu duygular arasında Demlenirken seferber vuslata Zakkum ağacının gölgesinde Titreyen çiçekleri gök kubbesine Aman dilercesine yalnızdı Yıldız’ın ayaz ayaz göz kırparken tenha umutlara Hayat koridorlarının kapısı kapanır Olumlu falların evet deyişine Çişe çişe kar yağıyor ey yar ısız sokaklarda yine Hal hal olmuş tırmanıyor topuklarıma Nazır hikaye peşinde koşturan Dilek güvercinleri sükutta yaralandı Kanadını bin çırpıyor kaderin gücüne Aheste aheste çaresiz Toprağın sarılışından sımsıkı acısını unutur Yağmurla hamur olunca yüce Divan’a Yönelirken yüreği Mazinin geceleri yekün Süveyda dan bakan hasret iklimine On ikiyi gösterir ve Yeni bir sayfa sökülür yüreğimden Ah be sevdiğim şeb’ime mahım Tan vaktinde güneş neden doğmaz ki Sen yokken Şevkatini yitirdi şu evren Dondurdu beni Üşüdüm , üşüdüm Hapşursam şimdi ! - Çok yaşa ! Desen -" Sen gel ömrüme ben çok yaşarım Eğer gelmez isen ne bir dağı Ne bir yılı aşarım inan"! Der ahraz dilim Sağır kalbine... Ayse Kavak |
Hapşursam şimdi !
- Çok yaşa ! Desen
-" Sen gel ömrüme ben çok yaşarım
Eğer gelmez isen ne bir dağı
Ne bir yılı aşarım inan"!
Der ahraz dilim
Sağır kalbine...
Vuslat özlemiyle yazılmış çok duygulu bir şiir.
Beğeniyle okudum.İlhamınız var olsun Ayşe hanım.Selam sevgiler.