YÂR YURDUGölgesine tuzaklar kurulmuş uçurtmaların Bir çift hayaleti oynuyor gözlerin Sokaklarına ıslak hüzünler çöreklenmiş Buruk bir his O an bedenimde konuşan deli misafir Ve ben bu gece Hangi şarkıyı dinlesem Biraz daha senin evin oluyor bu ev Biraz daha sen kokuyor eflâtun yastığım Biraz daha dur! Kahvem soğurken öylece sehpanın sessizliğinde Ben ısınıyorum tatlı bir meltem gibi ellerimle büyüttüğüm cennetinde... Cennetin büyüyor senin Kuralsız bir dünyanın ortasında, inadına ve serpilerek Uzadıkça koyların Çoğaldıkça hırçın denizimde, adaların... Yeşillerime karışıyor gözlerinden savurduğun toprak bulutu Yağmuruna kokumu bıraktığım Dünün sahte koynundan Çiçekler geliyor bir küçük özgürlük sandalında Ben kâinata karışırken Biraz daha dur, Vurgun yiyen hülyalar yeniden dirilecek kalp semâzenimde! Dönecek ve dönecek ayyaşlığında ruhumun... Biraz daha dur... Seni ölümsüz kılan bu ıssız yâr yurdunda Yeni tatlar olgunlaşıyor kırık dallarımda Tonları değişiyor nazende ve solgun yapraklarımın Tutsak güllerimi uyuttum dün gece batan güneşin karanlığında... Uyanmasınlar bilmiyorlar gittiğini! Bülbüle gâm dokuma... Kara kalem toprak olsun gözlerimde Kirpiklerimin arasına kazdım mezarını Belirledim sana okunacağı anı selanın... Çaydan sonra kalan yorgun deminde Yatsının.. Cömert ve tuzlu suyu altında gözpınarlarımın Bahtiyar bir ölü olacaksın! Yâr yurdunda! Sadece biraz daha dur Aşk evimin minaresinde Son kez şahidi olayım benimle nefes aldığın aynı rüyanın, Can ardında yükselen beyaz kubbesinde... |
GÜLDEN KIR tarafından 1/5/2015 2:52:21 PM zamanında düzenlenmiştir.