SENSİZ ÖLMEYE KORKUYORUMbir gün daha öldü penceremde sessiz sedasız ve ben en çok sensiz ölmeye korkuyorum vefasız. gözlerimi nereye diksem nasırlı bir geçmişin acısı tutar yansıması vurur yüreğimin kıyısına dalgalanırım Karadeniz gibi dökerim içimi sahilime köpük köpük çakıl taşları anlar acımı beş taş oynadığım günlerden kalma. gecelerin ases/i benim elimde hayallerim her gördüğüm karanlığa ateş ederim gelinlik giyer sokaklar pul pul karlar yağar saçlarıma gözlerim siyahlaşır burnumda yalanın turuncusu havuç bu ben miyim demeye zaman tanımam kendime döner sırtımı eririm güneşi yudumlayarak. bir damla süzülür ebediyete uğurlanan an gibidir usulca akar gider ağırlığınca tıkar yüreğin girişini bütün umutlarımı çeyiz sandığıma kaldırdım arada, solan ne varsa ayıklamak için kapağını kaldırsam sararan geçmişim çıkar karşıma sarası tutan hastalar gibi titrerim dişlerim kenetlenir birbirine ellerim kelepçe gömülür avuçlarıma. dümdüz hayat yoluma bu kadar kasis yerleştiren benim yüreğime gelen sevda yavaşlasın istemiştim biraz düşünsün hızlanmadan altında kalan can ben olacaktım ne de olsa. kural ihlali... hesapsız kitapsız bir aşkın son sürat o kasislerden atlayıp bana çarpacağını kestiremedim gözlerim de hayret gözlerim de pişmanlık nidaları cirit atıyor şimdi. her geçen gün kan kaybediyorum hala düştüğüm yerdeyim yer soğuk ben soğuk ve kalbim soğuk kendi kan gölümde boğuluyorum. imdat çığlıklarım boğazıma yapışıyor kim duyar beni? kuş uçmaz kervan geçmez bu yüreğin can çekişmesi ancak akbabaları sevindirir bir lokma et için ölümüm seyredilir biliyorum ama sevdanın en kural tanımazı sensiz ölmeye korkuyorum. Ayvazım DEBİZ |
Yüreginize saglık harika yorum kutluyorum