bıldır'a yarım kalazaman mülkten yana tümülüs dibinde çürümüş kefen sevdadan yana ağzı boş kalmış dirgen mat’ın keyf aldığı şah son taşına çizik atılmış padişah baharların göz boyaması azalınca biraz ademlerin kendi ölüsüne ağlaması aynaya düşen suret beslemelerde kendi kendine husumet dipsiz sanılan kuyu anlarız son basamağında yaşam denilen uykuyu çöpün ucundaki gölge döner dönence döndükçe hep dönecek zaten yaratan çöp dürtmedikçe zaman bedenlerden devasa bir harman sarı öküzler döner üstümüzde her yanımız kan divanenin elinde üvendire kasım |