BENİM ÇOCUKLUĞUMDA
Benim çocukluğumda
Kışlar zor geçerdi Lastik çizmelerimde Ayaklarım hep buz keserdi. Akşamları Kestaneler yarılırdı soba üstlerinde Dededen kalma antika radyomuzdan Ne sanatçılar konuk ederdik odamıza Buram buram Anadolu kokan türküler tadında Recep kaymaklar ,Bedia Akartürkler Özay gönlümler Helede haftada bir şarkı söyledimi O doyumsuz sesiyle Zeki Müren Odamızda çıt çıkmaz Herkes ayrı bir aleme dalardı Benim çocukluğumda Bu şehre kar bir başka yağardı Kar topu daha bir sıkıydı Kolay kolay dağılmazdı Konu komşu kadın kız Yediden yetmişe herkes kızak kayardı Kar bile bu şehre bir başka yakışırdı Benim çocukluğumda Kandillerde sabahlara kadar uyunmazdı Avuçlar semalarda duasız ev kalmazdı Sokak lambalarının yanmadığı O mübarek karanlığında Kandil paraları toplanırdı çocukça Mum yakılı konserve kutularıyla Yolları bile bir başkaydı Arnavut taşlı sokaklarından gece gündüz hiç Korkmadan hergün birileri geçerdi Bazen bir yoğurtçunun Zil sesinin peşine takılırdık Pamuk helvacıda hep önünü keserdik arabanın Çubuk macun şekerlerde Hep yapış yapış olurdu ellerimiz Birbirimize kahkahalar atarak Leblebi tozlarıyla boyadığımız yüzler Çocukça En mutlu şımarıklarımızdı olurdu Bazen aksakallı dedeleri durdurup Dilimizin döndüğünce Dualar öğrenirdik ayaküstü Nur kokan elleriyle şaçımızı okşamaları Meğer ne çok sevindirirdi bizi Ve onca koşuşturmalardan sonra Herhangi bir oyun molasında Ne de güzel giderdi Yüzümüze gözümüze bulaştırdığımız Salçalı ekmekler Kapı eşiklerinde her terlediğimizde Sonra bahçelerimiz vardı bizim Bahçesiz evlere ev demez Ve bizi hiç cezbetmezdi Özgürce oynar tırmanırdık ağaçlara İçimiz dışımız binbir yeşil binbir meyva Ve hayallerimizi iliştirdiğimiz Çeşit çeşit uçurtmalar uçururduk Bir başka görünürdü o zaman gökyüzü. Bir başka hayaller bir başka mutluluklar Benim çocukluğumda Kilitlenmezdi sokak kapıları Yemekler ve sohbetlerle Bölüşülürdü bereketli akşamları Zenginlik fakirlik sokmadan aramıza Sofralar açık herkes doğaldı Lokmaları katık katık Herkes tıkabasa dostluğa doyardı Benim çocukluğum vardı Siyah önlüklerimle sevinçle okula koşarken Bazen delik ayakkabılarımın arasından taşlar batardı Ben ise aldırmadan Kitaplarımın arasına gizlediğim Geleceğimi umudumu İtina ile çantama dizerdim Yoksulluğa aldırış etmeden Oysa hayallerim Bembeyazdı lekesiz ve kirsizdi Ve üstelikte pantolonum hep ütüsüzdü Ben hafiftim belki Ama çantam ağırdı hayat gibi En sevdiğim ders ise hayat bilgisi dersiydi Önlüğüm siyah yakası beyaz olsada Çünkü o ise renkli ve resimliydi Benim çocukluğum vardı Ahhh çocukluğum çocukça özlediğim Hatırlayıpta bir türlü geri dönemediğim Ayhan’ca Cümleler AYHAN AKDENİZ |
sevgi sözcükleriyle sonsuza kadar kuru kalır