SOKAĞIN KİRİ
Yıllar sonra
âmâ bir dilencinin avucuna bırakılan sadakaydı gençliğim sokak şarkıcısının gitarında ezgi dilinde türkü ile dağıldı düşlerim terk edilen çocukluğum muydu? kayıp ilanı verilirken parmaklarımın arasına sıkıştırılmış bir kâğıtta künyem cumartesi annelerinden gelen şefkâtli elleri sımsıkı tutup küçük kalbime taşırdım çocuk umutları dilek tutardım gök/kuşağından geçerken ismimin abaküs alfabesi dağılırken yerlere harflerini tek tek toplayarak sardım yaralarımı sırtında ağır yük taşıyan işçiliğimle ölümü süpüren bir çöpcü’nün kirli ellerini öptüm hüsrana uğrayan kan sızan bakışlarımı gök/yüzünde uçan kuşların kanadına bağladım çekerken ciğerlerime bu kentin is kokusunu çok gürültülüydü memleketim karanfil kokulu sokaklar aradım dramatik yüzlerin ağır ’sus’larıydı sesim hangi acıya uğrasam bayat bir anıyla karşılaştım meydanda geriye kalmış isyanın rüzgârı son uykusuna yatmış bir zamandı düşlerim artık söz geçmez bir firarın kaçağıyım alışı gelmiş beklentilerden uzak en fazla uçurtmaların olduğu gök/yüzünün mavisine adam akıllı sürgünüm... .... MELTEM KINIC |
ağır ’sus’larıydı sesim
hangi acıya uğrasam
bayat bir anıyla karşılaştım
meydanda geriye kalmış isyanın rüzgârı
son uykusuna yatmış bir zamandı düşlerim
tebriklerimle Meltemcigim harikasiniz